Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2017/2877 E. 2019/6724 K. 03.04.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/2877
KARAR NO : 2019/6724
KARAR TARİHİ : 03.04.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
Sanığın, TCK’nın 6/1-d maddesi kapsamında yargı görevlisi sayılan avukat katılan …, kamu görevlisi olan icra memuru mağdur … ve polis memurları … ile …’e yönelik eylemlerinde temel cezanın, TCK’nın 265/2. maddesince tayin edilmesi gerekirken aynı Kanunun 265/1. maddesi üzerinden tayin edilmesi ve sanığın eylemlerini birden fazla kamu görevlisine karşı silah ile gerçekleştirmesine rağmen TCK’nın 6/1-f maddesi de dikkate alınarak sanık hakkında TCK’nın 265/4, 43. maddeleri uyarınca artırım yapılmadan eksik ceza tayin edilmiş ise de aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmiş ise de infaz aşamasında re’sen dikkate alınabileceği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1- CMK’nın 231/11. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, mahkemece kendisine herhangi bir yükümlülük yüklenmeyen ve denetim süresi içerisinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkında, önceki hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararda görevli memura direnme suçu ile ilgili bölümde yer almayan 5237 sayılı TCK’nın 265/4 ve 43/2. maddelerinin uygulanarak fazla cezaya hükmolunması suretiyle 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesine muhalefet edilmesi,
2- Dosyada yapılan yargılama gideri miktarının 20 TL’nin altında olması nedeniyle 6352 sayılı Kanun’un 100. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 324/4. maddesi uyarınca, yapılan masrafların Hazine üzerinde bırakılması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görülmüş ise de, bu aykırılıklar yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, hüküm fıkrasının A bendinden 2. ve 3. fıkraların çıkarılarak sonuç cezanın “5 ay hapis cezası” olarak belirlenmesi ve yargılama giderine ilişkin kısım çıkartılarak yerine “6352 sayılı Kanun’un 100. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 324/4 maddesi gereğince yargılama giderinin 20 TL’nin altında olması nedeniyle masrafların Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03/04/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.