Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2017/1753 E. 2019/4415 K. 06.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2017/1753
KARAR NO : 2019/4415
KARAR TARİHİ : 06.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Göçmen kaçakçılığı, iftira
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü.
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Sanığa yükletilen göçmen kaçakçılığı eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Temel cezanın belirlendiği uygulama maddesinin ilgili fıkrası kararda gösterilmemiş ise de, bu hususun sonuca etkili olmadığı,
Temel cezanın belirlenmesinde, suçun işleniş biçimi, failin kasta dayalı kusurunun yoğunluğu, olayın meydana geliş şekliyle göçmen sayısı dikkate alınarak üst hadde daha yakın bir şekilde teşdit uygulaması yapılması gerekirken alt haddin biraz üzerinde temel ceza tayin edilmiş ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
TCK’nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile uygulanma olanağı ortadan kalkmış ise de, bu hususun infaz aşamasında resen gözetilebileceği,
Ancak;
Karardan sonra yürürlüğe giren 28/06/2014 tarih 6545 sayılı Kanunun 81. maddesi ile değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi uyarınca, adli para cezalarının ödenmemesi halinde kamuya yararlı bir işte çalışma kararı verilebilecek olması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde para cezasının ödenmemesi halinde kalan cezanın hapse çevrilmesine karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş ve sanık …’in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen karardan, tebliğnameye uygun olarak “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine” ilişkin kısım çıkarılarak HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- İftira suçundan kurulan hükmün temyizinde;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a) İftira suçunun oluşabilmesi için; yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunarak işlemediğini bildiği halde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat edilmesinin gerektiği, dosya kapsamına göre, sanığın iddialarının bir kısmının vakalara dayandığı, savunma dokunulmazlığı kapsamında kaldığı, bu sebeple eyleminin suç işlemediğini bildiği kimselere suç atmak biçiminde olmayıp, Anayasanın 74. maddesi ile garanti altına alınan “anayasal dilekçe ve şikayet hakkını kullanma” niteliğinde olduğu, araç kiralama sözleşmesini imzaladığını belirttiği kişi hakkındaki iddiasının ispat edilememiş olmasının da sanığın iftira suçunu işlediğinin kanıtı sayılamayacağı cihetle unsurları itibariyle oluşmayan iftira suçundan sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
b) Kabule göre de;
Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararının uygulanması zorunluluğu,
Kanuna aykırı ve sanık …’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.