Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2016/17412 E. 2019/4613 K. 11.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/17412
KARAR NO : 2019/4613
KARAR TARİHİ : 11.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Fuhuş
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süreleri ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
A- Sanıklar … (…), … hakkında mağdurlar … ve … (…)’a yönelik fuhuş suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri, sanık … (…) hakkında mağdurlar …, … ve …’ye yönelik fuhuş suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri, sanık … hakkında mağdur …’ye yönelik fuhuş suçundan kurulan mahkumiyet hükmü, sanıklar …, … ve … hakkında mağdur … (…)’a yönelik fuhuş suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
Sanıklara yükletilen fuhuş eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Mağdurlar …, … ve …’e yönelik fuhuş eylemleri bakımından sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı mağdurlara yönelik birden fazla kez fuhuş suçlarını işlemeleri nedeniyle haklarında, TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eksik ceza tayin edilmesinin, mağdur …’ya yönelik fuhuş suçundan kurulan hükümlerde sanıklar İlknur ve Emin hakkında ceza hesabının “3 yıl 4 ay” hapis cezası yerine “1 yıl 8 ay” hapis cezası şeklinde eksik hesaplanmasının, sanık …’in adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası olmasına rağmen hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmamasının, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılamayacağı, TCK’nın 53/1-b maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E-2015/85 K. sayılı iptal kararı doğrultusunda ve TCK’nın 53/1-c maddesinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında re’sen uygulanabileceği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde; öngörülen adli para cezası gün biriminin para cezasına çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin, “TCK’nın 52/2. maddesi” yerine hatalı olarak “TCK’nın 50/2. maddesi” olarak gösterilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar … (…), …, … ve … ile sanık … müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararların açıklanan noktaları tebliğnameye aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddeleri uyarınca; sanıklar hakkında fuhuş suçlarından kurulan hükümlerde para cezasına çevirme kısmındaki uygulama maddesinin “TCK’nın 52/2. madddesi” olarak değiştirilmek suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B- Sanık … hakkında mağdurlar …, …, …, … ve … (…)’a yönelik fuhuş suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde;
UYAP sisteminden alınan güncel nüfus kaydına göre, sanığın 10/02/2017 tarihinde öldüğünün anlaşılması karşısında, ölümün doğruluğu kesin biçimde saptanarak, sanık hakkında açılan kamu davasının TCK’nın 64 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince düşmesine karar verilip verilmeyeceğinin değerlendirilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine,
C- Sanıklar …, …, … ve … hakkında mağdurlar … ve …’e yönelik fuhuş suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar …, … ve … hakkında, mağdur …’a yönelik fuhuş suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin temyizinde ise;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mağdurlar … ve Betül’ün aşamalarda alınan ifadelerinde sanıklar … ve … dışında diğer sanıklardan bahsetmemeleri, mağdur …’ın ifadesinde, bu sanıkların mağdurlar …, … ve …’e yönelik fuhuş eylemlerinin yer, zaman ve mekan ifadeleri içermeyen genel ifadeler olduğu, sanıkların aşamalarda alınan savunmalarında suçlamaları kabul etmemeleri karşısında; sanıklar …, …, … ve …’in mağdurlar … ve …’e yönelik fuhuş suçları ile sanıklar …, … ve …’in mağdur …’e yönelik fuhuş suçlarını işlediklerini gösterir sübuta yeterli her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilmeden, sanıkların fuhuş suçlarından beraatleri yerine, yerinde görülmeyen gerekçeyle mahkumiyetlerine dair karar verilmesi,
Kabule göre de;
1- Mağdur …’e yönelik fuhuş eylemleri bakımından sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında değişik zamanlarda aynı mağdura yönelik birden fazla kez fuhuş suçlarını işlemeleri nedeniyle haklarında, TCK’nın 43/1. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden eksik ceza tayin edilmesi,
2- Sanık …’in adli sicil kaydında tekerrüre esas sabıkası olmasına rağmen hakkında TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması,
3- Sanıklar hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinde; öngörülen adli para cezası gün biriminin para cezasına çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin, “TCK’nın 52/2. maddesi” yerine hatalı olarak “TCK’nın 50/2. maddesi” olarak gösterilmesi,
4- TCK’nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarından, kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine, kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi yerine, (c) bendindeki tüm haklardan koşullu salıverme tarihine kadar yoksunluğa karar verilmesi,
5- TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanıklar …, …, … ve … müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.