Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2016/17364 E. 2018/16359 K. 04.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/17364
KARAR NO : 2018/16359
KARAR TARİHİ : 04.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-) Seçimlik ceza öngören hakaret suçundan kurulan hükümde adli para cezası tercih edilmesine rağmen, görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükümde verilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesi suretiyle hükümlerde gerekçesiz bir şekilde çelişki oluşturulması,
2-) Sanığın, görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemlerini, birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesi karşısında, TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-) TCK’nın 125/3-a maddesi gereğince gün adli para cezasının alt sınırının 365 gün olduğu gözetilmeksizin, aynı Kanunun 125/1. maddesi uyarınca temel ceza belirlenip 125/3-a fıkrası uyarınca 1/2 oranında artırım yapılmak suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
4-) TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
5-) Somut olayda denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlendiği ihbarında bulunan Kocaeli 4. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/994 Esas sayılı dosyasında, sanık hakkında uyuşturucu madde kullanma suçundan, 5560 sayılı Kanunla değişik TCK’nın 191/2. maddesine göre tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine hükmedilmesi, tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uyulması halinde ise açılmış olan davanın düşürülmesine aksi takdirde davaya devam olunarak karar verileceğinin belirtilmesi, aynı Kanunun 191/2 maddesi son cümlesine göre de, bu kararın durma kararının hukuki sonuçlarını doğurması, verildiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan TCK’nın 191/2. maddesi uyarınca sanık hakkında uygulanan tedavi ve denetimli serbestlik kararının, CMK’nın 223. maddesinde sayılan davayı sonuçlandıran ve uyuşmazlığı çözen hükümlerden olmaması karşısında, bu karara dayanılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanmasına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğu gözetilmeden, CMK’nın 231/11. maddesine aykırı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık …’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 04/12/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.