Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2016/14929 E. 2018/15099 K. 15.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/14929
KARAR NO : 2018/15099
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Beraat

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 24/01/2017 tarihli 2016/21-1065 esas ve 2017/27 sayılı kararında; Hükmün konusu iddianamede gösterilen eylemdir. İddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, diğer bir ifadeyle, davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Soruşturma evresinde elde ettiği kanıtlardan ulaştığı sonuca göre iddianameyi hazırlamakla görevli iddia makamı, düzenlenen iddianame ile CMK’nın 225/1 maddesi uyarınca kovuşturma aşamasının sınırlarını belirlemektedir.
Ceza Muhakemesi Kanununun 226. maddesinde; “Sanık, suçun hukukî niteliğinin değişmesinden önce haber verilip de savunmasını yapabilecek bir hâlde bulundurulmadıkça, iddianamede kanunî unsurları gösterilen suçun değindiği kanun hükmünden başkasıyla mahkûm edilemez. Cezanın artırılmasını veya cezaya ek olarak güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını gerektirecek hâller, ilk defa duruşma sırasında ortaya çıktığında aynı hüküm uygulanır. Ek savunma verilmesini gerektiren hâllerde istem üzerine sanığa ek savunmasını hazırlaması için süre verilir.Yukarıdaki fıkralarda yazılı bildirimler, varsa müdafie yapılır. Müdafii sanığa tanınan haklardan onun gibi yararlanır” hükmü getirilmiştir.
Bu düzenlemeyle; iddianamede anlatılan eylemin değişmeyip, o eylemin hukuki niteliğinde değişiklik olmasını kanun koyucu anılan ilkeye aykırı görmemiş, bu gibi hallerde sanığa ek savunma hakkı verilerek değişen suç niteliğine göre bir hüküm kurulmasına imkan sağlamıştır. Bunun sonucu olarak mahkeme, eylemin hangi suçu oluşturacağına ilişkin nitelendirmede iddia ve savunmayla bağlı değildir. Öte yandan iddianameye konu edilen eylem bakımından iddianamede gösterilen suçtan beraat kararı verildikten sonra, aynı eyleme ilişkin olarak değişen suç vasfı doğrultusunda sanığa ek savunma hakkı tanınıp mahkûmiyet hükmü verilmesi de mümkün olmayacağı ifade edilmiştir.
Bu açıklamalar ışığında; suça sürüklenen çocuk hakkında düzenlenen iddianamedeki anlatım göz önüne alındığında, Başkent Elektrik A.Ş.’nin özel hukuk hükümlerine göre faaliyette bulunan ticari şirket olup TCK’nın 6/1-c maddesi anlamında, kamu görevlisi sayılamayan katılana karşı, suça sürüklenen çocuğun eyleminin kasten yaralama suçunu oluşturduğu, değişen suç vasfı nedeniyle ek savunma hakkı tanınarak yargılamaya devamla hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, görevi yaptırmamak için direnme suçundan beraat kararı verilmesi
Kanuna aykırı ve katılan … vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 15/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.