Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2016/1368 E. 2018/1079 K. 05.02.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/1368
KARAR NO : 2018/1079
KARAR TARİHİ : 05.02.2018

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Konut dokunulmazlığını ihlal, hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1) Sanık hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından vekalet ücretine yönelik temyiz incelemesinde; aynı davada yargılandığı hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından beraat eden, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan ise hakkında mahkumiyet kararı verilen sanık hakkında, müdafii tarafından sunulan avukatlık hizmetinin bölünmesi mümkün olmadığından beraat ettiği suçlar açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, eylemlere ve yükletilen suçlara yönelik sanık müdafii’nin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN ONANMASINA,
2) Sanığa yükletilen konut dokunulmazlığının ihlali eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Ancak;
TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi’nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı ve sanık … müdafii’nin iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasından, TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılması biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05.02.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.