YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2016/13596
KARAR NO : 2018/14878
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, tehdit
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Tehdit suçunun oluşabilmesi için failin, mağdura yönelik sarf ettiği sözlerin kişilerin iç huzurunu bozucu, geleceğe yönelik kaygı verici ve objektif olarak korkutucu etki meydana getirmesi gerekmektedir. Somut olayda; sanığın, katılana hitaben söylediği kabul edilen sözlerin objektif olarak korkutucu nitelikte bulunmaması ve şikayet hakkının kullanımı niteliğinde olması nedeniyle, TCK’nın 106/1-son maddesindeki sair tehdit suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, kanuni olmayan gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Sanığa ait adli sicil kaydında bulunan ilamın infazının kanun değişikliği nedeniyle durdurulmasına karar verildiğinin anlaşıldığı, uyarlama yargılaması yapılıp yapılmadığının araştırılmasından sonra, sonucuna göre sanık hakkında mahkumiyet hükmünün ortadan kalkmış olması halinde CMK’nın 231/6. maddesi uyarınca, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurulup, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda bir karar verilmesi gerekirken, “daha önce kasıtlı bir suç nedeniyle mahkum edilmiş olduğu” şeklindeki gerekçeyle her iki suçtan kurulan hükümde anılan Kanun maddesinin uygulanmaması,
3-TCK’nın 125/3-a maddesi gereğince gün adli para cezasının alt sınırının 365 gün olduğu gözetilmeksizin, 12 ay karşılığı adli para cezası şeklinde belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayin edilmesi,
4-Kabule göre de;
a- Sanık hakkında aynı olay ve zamanda meydana gelen hakaret suçunda adli para cezası tercih edilmesine karşın, aynı gerekçelerle tehdit suçundan kurulan hükümde hapis cezası tercih edilerek çelişkiye yol açılması,
b- Seçimlik ceza içeren tehdit suçundan tercih edilen hapis cezasının, TCK’nın 50/2. maddesine aykırı olarak adli para cezasına çevrilmesi,
c- Tehdit suçundan kurulan hükümde TCK’nın 52/4. maddesi gereğince adli para cezasının taksit sayısının, dörtten az olmayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık … müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/11/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.