Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2015/890 E. 2015/556 K. 22.04.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/890
KARAR NO : 2015/556
KARAR TARİHİ : 22.04.2015

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, yaralama, tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

KARAR

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
A- Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
TCK’nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3 fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık …’in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, TCK’nın 53/1(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindekilerle sınırlı olamak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanununa uygun bulunan hükmün, bu bağlamda ONANMASINA,
B- Sanık hakkında yaralama ve tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir,
Ancak,
1- Sanığın, hakkındaki şikayet nedeniyle çağrıldığı karakolda, kendisini şikayet eden kişileri görüp saldırmak amacıyla içeri girmesine engel olmak isteyen kapıda nöbetçi olan polis memuru …’ye yumrukla vurup, polis memurlarını tehdit etmesi eylemlerinin bütün halinde TCK’nın 265/1, 43/2. maddesinde düzenlenen görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, yaralama ve tehdit suçlarından ceza verilmesi,
2- Kabule göre de,
a-TCK’nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının düşünülmemesi,
b- Sanığın tehdit eylemini,birden fazla görevliye karşı bir suç işleme kararı kapsamında tek bir fiil ile gerçekleştirmesine karşın, TCK’nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,
Kanuna aykırı ve sanık …’in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22/04/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.