Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2015/8764 E. 2015/10732 K. 10.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/8764
KARAR NO : 2015/10732
KARAR TARİHİ : 10.11.2015

Tebliğname No : 4 – 2013/294252
MAHKEMESİ : Çaykara(Kapatılan) S.. M..
TARİHİ : 22/05/2013
NUMARASI : 2013/9 (E) ve 2013/29 (K)
SUÇ : Hakaret

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun öngörülen suç tipine uyduğu,
Hakaret suçundan kurulan hükmün aynen açıklanması gerektiği ve seçimlik ceza öngören suçlarda hapis cezasının tercih edilmesi halinde bu cezanın artık adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmeyerek, CMK’nın 231/11 ve TCK’nın 50/2. maddelerine aykırı davranılmış ise de, aleyhe temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
Temel cezanın doğrudan TCK’nın 125/3-a. maddesi gereğince tayini yerine, aynı Kanunun 125/1. maddesi ile belirlenip daha sonra arttırım yapılması, sonuca etkili olmadığından bozmayı gerektirmediği,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
Hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi karşısında, TCK’nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık H.. K..’nin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak “TCK’nın 53/1. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın hükümden çıkarılması“ biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.11.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.