Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2015/44040 E. 2017/11037 K. 17.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/44040
KARAR NO : 2017/11037
KARAR TARİHİ : 17.10.2017

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hakaret, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜMLER : Mahkumiyet

KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Sanığa yükletilen hakaret eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
a-TCK’nın 58. maddesi uygulanırken, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca en ağır cezayı içeren mahkumiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, birden fazla hükümlülüğün tekerrüre esas alınması,
b-TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi’nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, hüküm fıkrasından, TCK’nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın çıkarılması, tekerrür uygulamasına konu edilen ilamların yer aldığı hüküm fıkrasının da, “en ağır cezayı içeren, Manavgat 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin, 2011/383 esas ve 2012/618 karar sayılı ilamındaki, yaralama suçundan verilen 1 yıl 6 ay hapis cezasının tekerrüre esas alınmasına” şeklinde değiştirilmesi, biçiminde HÜKMÜN DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Görevi yaptırmamak için direnme suçunun oluşabilmesi için, görevin tamamlanıp tamamlanmadığının önemi olmasa da, eylemin, mağdurun görevini engellemeye yönelik cebir ya da tehdit içermesi gerekir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince; katılanın, yargılamadaki ifadesinde, jandarma güçlerine sanığın duruşmadan çıkartılmasını söylediği sırada tehdit eyleminin gerçekleştiğini belirtmesi, Mahkeme mübaşiri tanık Şule’nin de, jandarma görevlilerinin sanığı duruşma salonundan çıkarırken, sanığın tehdit sözlerini söylediğini ifade etmesine karşılık, Mahkeme zabıt katibi tanık Hande’nin, Mahkeme hakiminin sanığı sakinleştirmek için seslendiği sırada, sanığın tehdit sözlerini sarfettiğini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, ifadeler arasında oluşan çelişkinin giderilmeye çalışılması, giderilememesi halinde ise hangi anlatıma hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanarak, sonucuna göre eylemin, tehdit ya da görevi yaptırmamak için direnme suçunu oluşturup oluşturmayacağını tartışılması gerektiği gözetilmeden, dosya içeriğiyle uyumsuz gerekçeyle, görevi yaptırmamak için direnme suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,
b-TCK’nın 58. maddesi uygulanırken, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca en ağır cezayı içeren mahkumiyetin tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, birden fazla hükümlülüğün tekerrüre esas alınması,
c-TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi’nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı ve sanık …’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/10/2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.