YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/33625
KARAR NO : 2016/687
KARAR TARİHİ : 18.01.2016
KARAR
Hakaret suçundan sanık İrfan Aslan’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1, 125/4, 62 ve 52/2. maddeleri gereğince 2.900 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair, Kırıkkale 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/04/2015 tarihli ve 2014/931 esas, 2015/346 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından yasa yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16/09/2015 gün ve 261931 sayılı istem yazısıyla dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında: “Dosya kapsamına göre; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1. maddesinin 2. cümlesinde yer alan “…Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilat ederek işlenmesi gerekir” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, sanığın üzerine atılı hakaret suçunu müştekinin gıyabında işlemesi ve en az üç kişiyle ihtilat etmemesi karşısında, sanığın eyleminin yasal unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
I-Olay:
Hakaret suçundan sanık İrfan Aslan hakkında yapılan yargılama sonucunda, Kırıkkale 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/04/2015 tarihli ve 2014/931 esas, 2015/346 sayılı kararı ile, 2.900 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, yüze karşı verilen ve kesin olarak verilen bu karar ile ilgili infaz aşamasında, suçun unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle, kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Muhatabının gıyabında gerçekleşen hakaret eyleminde ihtilat unsurunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesine ilişkindir.
III- Hukuksal Değerlendirme:
5237 sayılı TCK’nın “hakaret” başlıklı 125. maddesinde; “ Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir.” hükmü yer almaktadır.
Hakaret suçu mağdurun olmadığı veya mağdurun doğrudan vakıf olamayacağı bir şekilde işlendiğinde gıyapta hakaret suçu oluşmaktadır. Ancak gıyapta hakaret suçunun cezalandırılması için, failin mağdur dışında toplu veya dağınık en az üç kişiyle ihtilat ederek bu suçu işlemesi gerekmektedir. Suçun faili ihtilatı bilerek ve isteyerek gerçekleştirmelidir. İhtilat kişilerle birebir görüşerek gerçekleşebileceği gibi, üç veya daha fazla kişiye mektup göndermek, telefon etmek, SMS veya e-mail göndermek suretiyle de gerçekleştirilebilir. Ancak ihtilat unsurunun gerçekleşmesi için, failin sözleri en az üç kişinin duyabileceği bir ortamda ve şekilde söylemesi yeterli olmayıp, muhatapların bizzat anlamaları ve vakıf olmaları lazımdır.
İnceleme konusu somut olayda; sanık İ. A.’ın, müştekinin gıyabında, yanında tanıklar T. P. ve S. T.’un bulunduğu ortamda, mağdurla ilgili olarak, “Sizin başkanınız adam değil, dansözün önde gideni, dansöz gibi kıvırıyor” şeklinde sözler sarf ettiği, bu sözleri tanık Necati Bekar’ ın da görgüye dayalı olarak duyduğu ve ihtilat unsurunun oluştuğu gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmiştir.
İddia olunan bu sözler tanık N. B. tarafından duyulmamış, yalnızca tanıklar T. P. ve S. T. tarafından duyulmuştur. Bu nedenle “fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi” unsuru da somut olayda gerçekleşmeyip, gıyapta hakaret suçundan sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerekirken, mahkumiyetine karar verilmesi hukuka aykırıdır.
IV- Sonuç ve Karar:
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,
1- Hakaret suçundan sanık İrfan Aslan hakkında, Kırıkkale 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 14/04/2015 tarih ve 2014/931 esas, 2015/346 sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
2- Hükümdeki hukuka aykırılık sanığa verilen cezanın kaldırılmasını gerektirmekle, anılan yasa maddesinin 4-d fıkrası gereğince, sanığın hakaret suçundan BERAATİNE,
3- Hükmolunan cezanın çektirilmemesine, 18.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.