Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2015/32498 E. 2016/13936 K. 22.06.2016 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/32498
KARAR NO : 2016/13936
KARAR TARİHİ : 22.06.2016

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret, konut dokunulmazlığının ihlali, kişilerin huzur ve sükununu bozma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık savunması ve katılanların beyanlarına göre sanığın olay günü konuşmak amacıyla katılan olan eşinin babasının evine giderek kapı zilini çalması ve kapıya vurması eyleminin konut dokunulmazlığının ihlali suçunu oluşturmayacağı anlaşıldığından bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek, yapılan incelemede:
1- Konut dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde,
Eyleme ve yükletilen suça yönelik O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,
2- Tehdit, hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a- Sanığın ayrı yaşadığı eşi ile barışmak amacıyla şikayetçi olan eşi …’nu aradığını savunması karşısında, sanığın kastının ne şekilde sırf huzur ve sükunu bozma saiki olarak kabul edildiği yöntemince açıklanmadan, yasal olmayan gerekçeyle sanığın şikayetçi …’ye yönelik kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan mahkumiyetire karar verilmesi,
b- TCK’nın 62. maddesinde öngörülen “failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri” gibi hususlar değerlendirilmeden “…sanığın daha önce hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verildiği ve beyanları nazara alınarak …” biçimindeki kanuni olmayan ve yetersiz gerekçe ile takdiri indirimin uygulanmaması,
c- Sanığın, tehdit eylemini katılan …’na karşı değişik zamanlarda birden fazla kez gerçekleştirmesi nedeniyle, TCK’nın 43/1. maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükmü uyarınca cezalarında artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
d- Sanığın katılan …’na söylediği hangi sözlerinin hakaret olarak kabul edildiği açıklanıp tartışılmadan yetersiz gerekçe ile mahkumiyet karar verilmesi,
e- Sanık hakkında hakaret ve tehdit suçlarında seçimlik ceza olarak adli para cezasının tercih edilmesine karşılık; kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan verilen kısa süreli hapis cezasının herhangi bir gerekçe gösterilmeden paraya çevrilmemesi suretiyle çelişkiye neden olunması,
f- TCK’nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
g- Seçimlik ceza öngören tehdit suçunda hapis cezasının tercih edilmesi halinde bu cezanın ancak adli para cezası dışındaki diğer seçenek yaptırımlara çevrilebileceği gözetilmeyerek, TCK’nın 50/2. maddesine aykırı davranılması,
h- Sanık hakkında önceki tarihte hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı veren … Asliye Ceza Mahkemesi’ne bildirimde bulunulması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık … ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.