YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/27247
KARAR NO : 2016/12646
KARAR TARİHİ : 08.06.2016
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Düşme
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar ile belgeler ve gerekçe içeriğine göre, 5237 sayılı TCK’da, memur kavramına göre daha geniş bir kapsama sahip “kamu görevlisi” esası kabul edilmiş ve yalnızca kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret edilmesi nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. Görev sırasında görevinden dolayı olmayan hakaretler ise 125. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen basit hakaret suçunu oluşturacak ve soruşturulması ve kovuşturulması da mağdurun şikayetine bağlı olacaktır.
Buna göre; olay günü bir dosya üzerinde çalışma yapmak için gelip kalemden dosyayı talep eden sanığın yanında şirket yetkilisi de olduğu halde dosya üzerinde çalışma yaparken bir anlık dalgınlıkla masa üzerindeki fotokopi olan evrakın arkasına bir takım notlar aldığını gören katibin anlık fevri bir hareket ile “bana zimmetli olan evrak üzerinde siz nasıl karalama yaparsınız” şeklinde yüksek sesle uyarması üzerine avukatın evrakı inceleyerek “bu evrak fotokopi, yenisini çıkartırsınız bir şey olmaz, sehven karalamışım” demesine rağmen zabıt katibinin avukatı “bir saattir geyik yapıyorsunuz, ifade alıyorum” şeklinde sözler söyleyerek kalemden çıkartmak istediği, diğer arkadaşına polis çağırmasını söylediği, arkadaşının çağırmaması üzerine kendisinin polisi aradığı, olay sonrasında sehven yaptığını söylediği halde katibin sakinleşmemesi, tavır alması ve kalemden çıkmasını istemesi üzerine “ukalalık yapma ben avukatım” diye cevap verdiği, sonra kalemden dışarı çıkıldığında karşılaştıkları müdürün yanında, avukatın “bana odada hakaret ettin terbiyesizlik yaptın” şeklindeki sözlerine karşılık katibin “asıl terbiyesizliği şu an siz yapıyorsunuz bana söylemekle” şeklinde cevap verdiği somut olayda; sanığın eylemini görevli memura karşı görevi sırasında işlemesi, bu eylemin takibi şikayete bağlı TCK’nın 125/1. maddesinde düzenlenen hakaret suçunu oluşturması ve mağdurun da sanıktan şikayetçi olmadığını belirtmesi karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;
Sanığın, değişen suç vasfına göre şikayet yokluğu nedeniyle hakkında verilen düşme kararını temyiz etmekte hukuki bir yararı bulunmadığından 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık … müdafinin, tebliğnameye aykırı olarak TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 08.06.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.