Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2015/13217 E. 2015/10928 K. 11.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/13217
KARAR NO : 2015/10928
KARAR TARİHİ : 11.11.2015

Tebliğname No : 4 – 2013/391508
MAHKEMESİ : Gebze(Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/11/2013
NUMARASI : 2012/943 (E) ve 2013/697 (K)
SUÇ : Çevrenin kasten kirletilmesi

Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
08.06.2010 tarihinde 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun ek 1/a maddesine dayanılarak Toprak Kirliliğinin Kontrolü ve Noktasal Kaynaklı Kirlenmiş Sahalara Dair Yönetmelik uygulamaya konularak kabul edilmiştir.
Bahsi geçen bu Yönetmeliğin 4/b maddesinde toprağı kirleten/kirletme ihtimali bulunan atıklar belirlenmiştir.
2010 tarihli Yönetmelik ise“Tanımlar” kenar başlıklı 4. maddenin;
a)4/(b) bendindeki düzenleme ile 05.07.2008 tarihli Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin EK-1’inde yer alan sınıflardaki maddeleri,
b)4/(n) bendindeki düzenleme ile kendi ekindeki Ek-1 listesinde yer verilen maddeleri,
c)4/(z/ğğ) bendindeki düzenleme ile Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin Ek IV listesinde (A) ve (M) ile işaretlenmiş atıklarla, Ek-III/B’de yer alan eşik konsantrasyonu üzerinde değere sahip olan atıkları,
d)4/(z/hh) bendindeki düzenleme ile Tehlikeli Maddelerin ve Müstahzarların Sınıflandırılması, Ambalajlanması ve Etiketlenmesi Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin birinci fıkrasının (II) bendinde tanımlanan tehlikeli maddeler ve müstahzarlar ile Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliğinin 3. maddesinde yer alan tehlikeli maddeler tanımına giren tüm maddeleri,
Toprağı kirleten ya da kirletme ihtimali olan atık olarak kabul etmiş, (u) bendindeki düzenleme ile de kendi eklerinden olan Ek-2 Tablo 2’de yer alan faaliyetleri potansiyel kirletici faaliyetler olarak belirlemiştir.Ayrıca 2010 tarihli bu Yönetmeliğin 4/b maddesinde bahsedilen kirletici unsurlara ilaveten, atığın; (n) bendi ile kendi ekindeki Ek-1’de tablo halinde gösterilen jenerik kirletici sınır değerlerini aşması ve (z/ğğ) bendinde belirtilen nitelikte tehlikeli atık veya (z/hh) bendinde tanımlanan tehlikeli madde sınıfına ilişkin koşulları taşıması gerekmektedir.
05.07.2008 tarihinden itibaren yürürlükte olan Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin 4/a ve 6. maddelerine göre, Yönetmeliğin EK-I listesinde yer alan sınıflandırılmış atıkların, toprağa, denizlere, göllere, akarsulara ve benzeri alıcı ortamlara dökülmesi, dolgu yapılması yasaktır. Anılan Yönetmeliğin EK-I listesinde yer alan sınıflandırılmış atıklar, 08.06.2010 tarihinde yürürlüğe giren Toprak Kirliliğinin Kontrolü ve Noktasal Kaynaklı Kirlenmiş Sahalara Dair Yönetmeliğin 4/b maddesinde de toprağı kirleten/kirletme ihtimali bulunan atık olarak benimsenmiştir. Dolayısıyla 05.07.2008 tarihinden itibaren Atık Yönetimi Genel Esaslarına İlişkin Yönetmeliğin EK-I listesinde yer verilen atıklar, toprağı kirleten/kirletme ihtimali bulunan atıklar olarak kabul edilmelidir.
Yargılamaya konu olayda, sanığın, bir miktar hafriyatı izinsiz olaraka boş araziye döktüğü anlaşılmıştır.
Çevre uzmanı ve inşaat mühendisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda alıcı ortam olan toprağa bırakılan bahse konu atığın, “Hafriyat Toprağı, İnşaat Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”nin 13. maddesi ve Kabahatler Kanunu’nun 41/4.maddesindeki düzenlemelerden hareketle, ilgili atığın doğal taş ve topraktan ibaret olup çevre üzerinde etki bırakması ya da canlılar için tehlike oluşturmasının söz konusu olmadığı, eylemin bu haliyle canlıların sağlığını, çevresel değerleri veya ekolojik dengeyi bozmasının mümkün olmadığı açıklanmıştır.
Ayrıca sanığa, inşaat atık ve artıklarını bunların toplanmasına veya depolanmasına özgü yerler dışına atmasından dolayı 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 41/4.maddesi gereğince katılan idare tarafından 25.05.2012 tarihinde idari yaptırım kararı verildiği belirtilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenlerle eyleme ve yükletilen suça yönelik, katılan Aydın Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 11.11.2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.