YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11819
KARAR NO : 2015/10639
KARAR TARİHİ : 10.11.2015
Tebliğname No : 4 – 2012/199814
MAHKEMESİ : Ankara(Kapatılan) 11. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 31/05/2012
NUMARASI : 2011/112 (E) ve 2012/1735 (K)
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma
SUÇ TARİHİ : 31/12/2010
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma yada aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunması bir kez yapmasının yeterli olmadığı, eylemin ısrarla tekrarlanması süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir.
Somut olayda müştekinin yoldan geçmekte iken durduğu ticari taksiye binerek gitmek istediği yere hareket edeceği sırada, kendisi de ticari taksici olan sanığın, durak taksisi olması ve sıranın kendisinde olması nedeni ile müştekinin bindiği taksiden inip kendi taksisine binmesini istemesi ve bu nedenle müştekinin bulunduğu taksiyle gitmesini engellemesi şeklinde gerçekleşen eylemde, TCK’nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun unsuru olan ısrar ögesinin ne şekilde gerçekleştiğinin ve sanığın kastının ne şekilde sırf huzur ve sükunu bozma saiki olarak kabul edildiğinin yöntemince açıklanmadan, eylemin bütün halinde kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluştaracağı yolundaki hatalı nitelendirme ile bu suçtan mahkumiyet hükmü kurulması
Kanuna aykırı ve sanık M.. P.. müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/11/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.