Yargıtay Kararı 18. Ceza Dairesi 2015/11655 E. 2015/11493 K. 18.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 18. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2015/11655
KARAR NO : 2015/11493
KARAR TARİHİ : 18.11.2015

Tebliğname No : 4 – 2012/162873
MAHKEMESİ : Ereğli(Konya)(Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/03/2012
NUMARASI : 2011/176 (E) ve 2012/392 (K)
SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozmak

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanık ile mağdurun aynı mahallede oturdukları ve uzaktan akraba oldukları, mağdur ile sanığın arasında geçmişe dayalı bir husumet bulunduğu, bu sebeple telefon numaralarının birbirlerinde kayıtlı olmadığı, 29/10/2010 tarihinde mağdurun kullandığı cep telefonunun kapalı olduğu sırada, sanığın mağduru aradığı, telefonu kapalı olan mağdurun telefonunu açtığında tanımadığı bu numarayı görmesi üzerine, sanığı arayarak kim olduğunu sorduğu, sanığın mağdura hitaben “senin ananı avradını sinkaf edeceğim, neredeysen yerini söyle, seni döveceğim, senin a..na koyacağım” şeklinde sözler söylediği ileri sürülerek açılan kamu davasında, sanığın suç tarihinde mağduru 3 kez aradığı, bu görüşmelerin süresinin (39), (227) ve (170) saniye olduğu, aramalardan rahatsız olduğunu beyan eden mağdurun sanık ile telefonda bu kadar uzun süre görüşmesinin hayatın olağan akışı ile bağdaşmadığı, kaldı ki sanığın savunmasında, mağdurun telefon numarasını doktorun numarası zannederek N.. Ü..’den aldığını ve sanığı bu sebeple aradığını söylediği, tanık N.. Ü..’nün de bu savunmayı doğruladığı, sanık ile mağdur arasındaki son telefon görüşmesinden dört dakika gibi kısa bir süre sonra mağdur ile tanık N.. Ü.. arasında bir telefon görüşmesinin gerçekleşmesininde sanığın savunmasını doğrulayan diğer bir husus olduğu dikkate alındığında, sanığın eyleminde ısrar öğesinin ve mağduru rahatsız etme özel kastının ne şekilde oluştuğu tartışılıp açıklanmadan sanık hakkında yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık M.. Ü..’nün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18/11/2015 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.