Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2020/307 E. 2021/2968 K. 18.03.2021 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2020/307
KARAR NO : 2021/2968
KARAR TARİHİ : 18.03.2021

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Davacı vekili; 03.03.2009 tarihinde davacı şirkete kasko sigortası ile sigortalı olan araç ile davalıların murisi … ait aracın karıştığı ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda davalıların murisinin asli kusurlu olduğunu, davacının sigortalısına hasar bedeli olarak 07.05.2009 tarihinde 58.598,35 TL ödediğini, bir kısmının davalı aracın zorunlu trafik sigortacısından tahsil edildiğini, tahsil edilen miktar ödenen hasar bedelinden tenzil edildiğinde kalan asıl alacak miktarının 28.948,76 TL olduğunu, davalı aleyhine Buldan İcra Müdürlüğü’nün 2009/524 sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, borçlunun icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptali ile icra takibinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne, itirazın kısmen iptali ile takibin 27.225,00 TL asıl alacak ve asıl alacağa ödeme tarihi olan 07.05.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden devamına karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Daire’nin
2014/18542 Esas 2017/1547 Karar sayılı ilamında özetle “Somut olayda, mahkemece hükme esas alınmayan, makina mühendisi bilirkişi … tarafından hazırlanan 22.08.2011 tarihli rapor ve 19.04.2012 tarihli ek raporda, davacıya kasko sigortalı olan … plakalı çekicinin değişen malzemelerin cinsi, miktarı vs göre hurda değerinin 7.703,35 TL olduğu belirtilmiştir. Oysa mahkemece hükme esas alınan ATK Trafik İhtisas Dairesince düzenlenen 02.07.2013 tarihli raporda, hurda değerinin 51,84 TL olduğu belirtilerek davacının rücuen talep edebileceği tazminat belirlenmiştir. Dosyada mevcut iki rapor arasında belirlenen hurda değeri hususunda çok bariz, ciddi fark bulunmakta olduğu gibi, hükme esas alınan 02.07.2013 tarihli raporda sovtaj değerinin hangi verilere göre belirlendiği de açıklanmamıştır. Tüm bu açıklamalara göre mahkemece, makine mühendislerinden oluşacak 3 kişilik bilirkişi heyetinden hurda değeri hususunda mevcut iki rapor arasındaki çelişkileri giderecek, denetime uygun, açık, anlaşılır rapor alınması gerekirken, yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiştir” şeklindeki gerekçesi ile bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, tüm dosya kapsamına göre, açılan davanın kısmen kabulü ile davalı borçluların Buldan İcra Müdürlüğü’nün 2004/524 sayılı icra takibine yaptıkları itirazın kısmen iptali ile takibin 25.388,88 TL asıl alacak ve asıl alacağın ödeme tarihi olan 07/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi üzerinden takibin devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalılar vekilinin yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.336,63 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, 18/03/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.