Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2019/5454 E. 2020/8452 K. 16.12.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/5454
KARAR NO : 2020/8452
KARAR TARİHİ : 16.12.2020

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9.Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 16.12.2020 Çarşamba günü davacı (Temlik Alan) … Varlık Yönetim A.Ş vekili Av. … ile davalılar …, … ve … vekilleri Av. …geldi. Diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin müştereken ve müteselsilen sorumluluğu bulunan davalı … ve …’den alacaklı olduğunu, davalı borçlular aleyhine … 2. İcra Müdürlüğü’nün 2015/ 5435 sayılı dosyası ile takip yapıldığını, takibin kesinleştiğini, davalı borçluların adına kayıtlı gayrımenkulleri diğer davalılara devredildiğinin tespit edildiğini, söz konusu tasarrufların mal kaçırma gayesi ile yapıldığını beyan ederek, davalılar arasındaki tasarrufun iptalini ve icra dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olmak üzere cerbri icra yetkisi verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar ayrı ayrı verdikleri cevap dilekçelerinde satışların gerçek olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmişlerdir.
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından istinaf edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK’nın 371. maddesinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, her ne kadar yerel mahkemece hacizlerin adreslerin kapalı olması gerekçesi ile yapılamadığı, dava konusu gayrımenkul bedellerinin davalıların ortağı olduğu dava dışı asıl borçlu Egemen Mühendislik Mak. İnş. Tic. Ltd. Şti hesaplarına geçtiğinin tespit edilmesine göre davalı borçluların aciz halinin de bulunmadığı belirtilmişse de, gayrımenkul bedellerinin dava dışı şirket hesabına geçmesinin, davalıların aciz halinde olmalarını belirlemeyeceği, kaldı ki davalı borçlular aleyhine ikametgah adreslerinde yapılan 24.12.2015 tarihli haciz tutanaklarında da davalı borçlu Nilay’ın hazır bulunduğu, hacze kabil malın da bulunamadığının tespit edilmesine göre davalı borçluların aciz halinde olduğunun kabulü gerektiği ancak davalı borçlular ve diğer davalılar arasında herhangi bir organik bağ (akrabalık- arkadaşlık- tanıdıklık ilişkisi) olduğunun ispat edilememesine, dava konusu gayrımenkullerin gerçek değerinde satılıp satım bedellerinin banka kanalı ile ödendiğinin ispat edilmiş olmasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA, dosyasının İlk Derece Mahkemesine, Dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 2.540,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılar …, … ve …’e verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar …, …, … ve Nalan Pekey yararına vekalet ücreti taktirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 10,00 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 16.12.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.