Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2019/365 E. 2020/6946 K. 12.11.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/365
KARAR NO : 2020/6946
KARAR TARİHİ : 12.11.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davacılar vekili ile davalı Tasfiye Halinde Hür Sigorta A.Ş. vekili tarafından talep edilmiş, davalı Tasfiye Halinde Hür Sigorta A.Ş. vekilince de duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 27.10.2020 Salı günü davacılar vekili Av. … geldi. Davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, müvekkillerinin desteğinin meydana gelen kazada öldüğünü, davalıların ise kazaya karışan karşı aracın işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğunu açıklayıp manevi tazminat ile maddi tazminat yönünden davacı … için 138.951,64 TL, davacı… için 7.266,07 TL, davacı … için 3.051,52 TL maddi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında manevi tazminat yönünde davalı ile anlaşma sağladıklarını ve manevi tazminat taleplerini tahsil ettiklerini bildirmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, bozma ilamı, iddia, savunma, toplanan kanıtlara ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacıların manevi tazminat talepleri yönünden sulh nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, maddi tazminat yönünden; davacı … için 138.951,64 TL, davacı … için 2.683,01 TL, davacı… için 7.266,07 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılardan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalı …Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kusura yönelik olarak davacıların desteğinin yolcu olup kusursuz olmasına, kusur durumunun iç ilişkide gözetilecek olmasına göre, davalı …Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalmaya dayalı tazminatı istemine ilişkindir.
Destekten yoksunluk zararının hesabında müteveffanın gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır.
Davacılar vekili, desteğin, ölmeden önce temizlik şirketinde çalıştığını ileri sürerek buna ilişkin kazanç belgesini dosyaya sunmuş, bozma ilamından önce alınan aktüer raporda desteğin geliri yönünden, anılan belge esas alınarak desteğin, asgari ücretin 1.33 katı gelir elde ettiği kabul edilerek hesaplama yapılmış, mahkemece de bu rapor hükme esas alınarak karar verilmiştir. Mahkemenin anılan bu kararının Dairece bozulmasının ardından alınan aktüer raporunda ise desteğin temizlik işçisi olduğu belgelendirilemediği gerekçesi ile asgari ücret üzerinden hesaplama yapılmış, mahkemece de hatalı bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmiştir.
Anılan rapor hatalı olup hükme esas alınması isabetli görülmemiştir. Davacılar vekilince desteğin gelirine ilişkin kazanç belgesi tercüme edilerek mahkemeye sunulmasına rağmen hükme esas alınan raporda; desteğin temizlik işçisi olduğu belgelendirilemediği kabul edilerek asgari ücret üzerindne ehsaplama yapılmış, bilirkişilerce ve mahkemece tazminat hesabında desteğin elde ettiği son kazanç olarak bu belgenin neden esas alınmadığına ilişkin gerekçeye yer verilmemiştir.
Anayasa’nın 138 ve 141. maddeleri uyarınca Hakimler, Anayasaya, kanuna ve hukuka uygun olarak vicdanı kanaatlerine göre hüküm verirler ve bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Bu gerekçede hukuki esaslara ve kurallara dayanmalı, nedenleri açıklanmalıdır.
Diğer taraftan 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.’un 27. maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen Adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir.
Mahkemeler, kararlarını somut ve açık bir şekilde gerekçelendirmek zorundadırlar. Eksik, şeklî ve görünüşte gerekçe yazılması adil yargılanma hakkının (hukukî dinlenilme hakkının), ihlâlidir.
Bu durumda mahkemece, davacıların ve desteğin yurt dışında yaşadıkları da gözetildiğinde, desteğin gelirine ilişkin davacılar vekilince sunulan kazanç belgesinin tazminat hesabında esas alınarak, davacılar vekilince 14.03.2013 tarihli bilirkişi raporuna karşı beyanında desteğin asgari ücretin 1.33 katı gelir elde ettiğinin kabul edilmesinin yerinde olduğuna ilişkin beyanı da göz önünde tutulduğunda; desteğin, asgari ücretten fazla ancak asgari ücretin 1.33 katını geçemeyecek düzeyde gelir elde ettiği kabul edilerek hesaplama yapılarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
3-Davacılar ihtiyari dava arkadaşı olup, kabul edilen tazminat miktarları yönünden her bir davacı yararına ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hükmedilen toplam maddi tazminat üzerinden tek vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı Tasfiye Halinde Hür Sigorta A.Ş. vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.540,00 TL vekalet ücretinin davalı
Tasfiye Halinde Hür Sigorta A.Ş.’den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacılara verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 10.135,50 TL kalan onama harcının davalı Tasfiye Halinde Hür Sigorta A.Ş.’den alınmasına ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 12/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.