Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2019/2907 E. 2020/1372 K. 13.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2019/2907
KARAR NO : 2020/1372
KARAR TARİHİ : 13.02.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davalılar… Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti. ve … vekillerince temyiz edilmiş, davalı… Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti. vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 12.03.2019 Salı günü davalı… Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti. vekili Av. … geldi. Davacılar ve diğer davalılar tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı… Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti. vekili dinlendikten eksiklik nedeniyle iade edilen dosya noksanlık ikmal edildikten sonra tekrar gelmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 14.03.2013 günü davacıların oğlu/kardeşi …’in davalıların sürücü, işleten, malik ve trafik sigortacısı olduğu öğrenci servis aracı ile evine giderken servisten indiği esnada davalı sürücünün tekerle üstünden geçerek desteğin ölümüne sebep olduğunu, davacı anne ve babanın ölen çocuklarının desteğinden yoksun kaldıklarını, davacı kardeşler ile birlikte davacı anne ve babanın büyük bir manevi acı yasadıklarını belirterek davacı anne ve babanın her biri için şimdilik 1.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber tüm davalılardan, davacı anne ve babanın her biri için 100.000,00 TL, davacı kardeşlerin her biri için 50.000,00 TL olmak üzere toplam 300.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile beraber davalı … dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş, maddi tazminat talebini ıslah dilekçesi ile yükseltmiştir.
Davalı … vekili, davalı… Taşımacılık San. Tic. Ltd. Şti. vekili ile davalı … davanın reddini savunmuş, davalı … … davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan delillere göre, maddi tazminat açısından davanın kabulü ile davacı baba … için 12.491,58 TL tazminatın, davacı anne … için 10.407,95 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 07/09/2015 tarihli kusura ilişkin bilirkişi raporundaki orana göre davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, manevi tazminat açısından davanın kabulü ile davacı … için 100.000,00 TL tazminatın, davacı … için 100.000,00 TL tazminatın, davacı kardeşlerin her biri için 50.000,00 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 07/09/2015 tarihli kusura ilişkin bilirkişi raporundaki orana göre davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı… Taşımacılık İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. vekili ile davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
1-)Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı… Taşımacılık İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. vekili ile davalı …’un aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazının reddi gerekmiştir.
2-)Dava, davacılar desteğinin ölümü nedeni ile Borçlar Kanunu’nun 45. maddesi (6098 sayılı BK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
HMK 297. maddesinde; hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin zorunlu olduğu açıklanmıştır. Başka bir anlatımla, tesis edilen hüküm, infazı kabil ve uygulanabilir olmalıdır.
Somut olayda, mahkemece, hükmedilen maddi ve manevi tazminat için “07/09/2015 tarihli kusura ilişkin bilirkişi raporundaki orana göre davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak” ifadesi kullanılmıştır. Bu haliyle, maddi ve manevi tazminat miktarından davalıların hem kusuru oranında sorumlu kılınmış hem de müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmuş olması hükümde çelişkiye neden olduğundan, kurulan hüküm infazda tereddüt yaratacak niteliktedir.
O halde, mahkemece, kazanın tek taraflı kaza olduğu, davacıların taleplerinin müşterek ve müteselsil olduğu, mahkemece alınan kusur raporunda desteğe hiçbir kusur atfının bulunmadığı, kusurun araç maliki ile işleten davalı taşımacılık şirketi arasında paylaştırıldığı, bu hususun davalılar arasında iç ilişkiyi ilgilendirdiği de gözetilerek davalıların sorumluluklarının kusur oranında veya müştereken ve müteselsilen sorumluluktan hangisinin olduğu açıkça belirtilmek ve infazda tereddüde yer verilmemek üzere hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
3-)Mahkemece, destekten yoksun kalma tazminatının hesabı için iki tane aktüer raporu alınmış; davacılar vekili 24.11.2011 tarihli ıslah dilekçesi ile ilk aktüer raporunda belirtilen tutarlar doğrultusunda maddi tazminat talebini davacı baba için 12.491,58 TL, davacı anne için 10.407,95 TL’ye yükseltmiş, ve mahkemece bu tutarlar üzerinden dava kabul edilmiştir. Yerel mahkeme, gerekçesinde bilirkişi raporlarının oluş ve kabule uygun olduğunu belirtmekle beraber hangi aktüer raporunu hükme esas aldığını belirtmemiştir. Bununla beraber, her iki tazminat raporunda da destek payları hesaplanırken davacılara ayrılan destekten yoksun kalma pay oranları hatalı tespit edilmiştir.
Şöyle ki, hayatın olağan akışına göre trafik kazası sonucu ölen küçük çocuk ölmeseydi 18 yaşına gelmesi ile birlikte gelir elde edeceği ve ana ve babaya bakması muhtemeldir. Desteğin ileride evleneceği ve en az iki çocuk sahibi olacağı kabul edilerek, desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı varsayılarak bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babaya %25 pay verilmesi gerektiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki eşe iki anne ve babaya birer pay vererek yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya %16’şar pay ayrılması, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe iki pay eşe bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlandığında anne ve baba için %14’er pay verilmesi daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya %12,5’er pay verilmesi gerektiği, daha sonra anne ve babadan yaşam tablosuna göre hangisi destekten çıkacaksa kalan kişiye diğerinin payının ilave edilerek destek tazminatlarının varsayımsal hesabının yapılması gerekirken desteğin ileride sadece 1 çocuğu olacağı varsayımına göre davacı anne ve babaya hatalı oranlarda fazla destek payı ayrılarak desteğin 2. bir çocuğunun daha olacağı ihtimali göz ardı edilerek hesaplama yapılması doğru olmayıp bu yöndeki bilirkişi raporlarının hükme esas alınması isabetli değildir.
4-)Hakim, manevi tazminata TBK’nun 56 (eski BK 47) maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların kusur durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar bir arada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; olayın oluş şekli, kaza tarihi, kusur durumu bir arada değerlendirildiğinde davacılar için hükmedilen manevi tazminat bir miktar fazladır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı… Taşımacılık İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. vekili ile davalı …’un sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı… Taşımacılık İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. vekili ile davalı …’un temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 2.540,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı… Taşımacılık İnşaat San. Tic. Ltd. Şti.’ne verilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalı … yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar… Taşımacılık İnşaat San. Tic. Ltd. Şti. ve …’a geri verilmesine 13.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.