Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/790 E. 2018/11624 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/790
KARAR NO : 2018/11624
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın reddine dair verilen hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkiline ait aracın, 31.07.2013 tarihinde meydana gelen kazada hasarlandığını, davalıların yetkili sigorta acentası ve kasko sigortacısı olarak sorumlu olduklarını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 5.900,60 TL zararının ticari faiziyle tahsilini istemiştir.
Davalı … vekili, sigorta sözleşmesi yapılması ile sigortacının sorumluluğunun başlamayacağı, sorumluluğun başlaması için primlerin veya ilk peşinatın ödenmesi gerektiği, prim ödemesinin poliçenin acente tarafından düzenlenmiş olduğu tarihten itibaren 60-65 gün boyunca yapılmamış olduğu, kendileri açısından sorumluluğun doğmadığı, davacının ödemenin olup olmadığını kredi tahsilatı bilgilerinden anlayacağını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Sigorta ve Aracılık Hizmetleri Ltd.Şti. davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kasko sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Sigorta hukukunda kural olarak sigorta sözleşmesinin meydana gelmiş olması sigortacının sorumluluğunun başlamış olmasını gerektirmez. Sigortacının sorumluluğunun başlayabilmesi için TTK.nun 1282 ve 1295/3. maddeleri hükümleri gereğince primin veya ilk taksitinin ödenmiş olması zorunludur. Ancak poliçede kararlaştırılan peşinat ödemesinin vadesi geldiğinde sigorta şirketinin engelle karşılaşmaksızın kredi kartı ile çekim yapabiliyor olmasına rağmen prim peşinatını tahsil etmemiş olması durumunda sigortacı sorumludur.
Yukarıda açıklanan ilkeler karşısında somut olaya bakıldığında, taraflar arasında 29.05.2013 tarihinde, 29.05.2013-29.05.2014 vadeli kasko poliçesi düzenlendiği, poliçede belirlenen sigorta primi olan 1.184,00 TL.nin peşin blokeli 10 taksitte ödeneceğinin kararlaştırıldığı, ıslak imzalı poliçenin davacıya teslim edildiği, poliçenin “Prim Ödemeleri ve Poliçe İptal Klozu” başlıklı maddesinde; “…Sigorta ettiren tarafından primin ilk taksitinin (peşinatın) veya tamamının kredi kartı ile ödenmesi ve sigorta ettirene kredi kartından bu tutarın tahsil edilmesi için süre tanınmasının kararlaştırıldığı hallerde, sigortacının sorumluluğu ilk taksitin (peşinatın) veya tamamının kararlaştırılan günde kredi kartından çekilmesi ile başlayacaktır. Kredi kartı ile blokeli ödeme halinde, kredi kartından prim alacağının karşılığının bloke edilmesi anında ödeme yapılmış sayılır.” hükmüne yer verildiği, davacı şirkete ait bir kısım araçlar ile taşınmazların, yine davacı şirketin temsilcisi olan … ait taşınmazların davalı acente … Sigorta ve Aracılık Hizmetleri Ltd.Şti. aracılığıyla sigortalandığı, … eşine ait … plakalı araç için de 22.10.2013 tarihinde 22.10.2013-22.10.2014 vadeli kasko poliçesi düzenlendiği, ödeme planının da peşin blokeli 10 taksit, ödeme tarihi 22.10.2013 ve tutarın da 1.040,00 TL olarak belirtildiği, şirket temsilcisi … akrabasına ait aracın da aynı acente tarafından sigorta poliçesinin tanzim edildiği (şirket temsilcisi tarafından sigorta primlerinin kendi kredi kartından çekildiği belirtilmektedir), davacı vekili tarafından dosyaya bu poliçe örneklerinin ibraz edildiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili prim peşinatı da dahil olmak üzere taksitlerin kredi kartından ödenmesi hususunda acenta ile anlaşıldığını, kredi kartı bilgilerinin acentaya verildiğini, müvekkilinin birden çok aracı olup bu araçların da aynı acentadan sigortalandığını, ilk peşinat ve
taksitlerin çekilmemesinde müvekkilinin kusuru bulunmadığını, 29.05.2013 tarihindeki ilk taksit tutarının müvekkilinin kusuru olmaksızın davalı acentenin ihmali neticesinde kredi kartından çekilmediğini, 31.07.2013 tarihinde kazanın meydana geldiğini, acentenin kaza tarihinde hatasını fark edip kendisinin poliçe ücretini ödeyerek kazadan bir gün sonra, müvekkil firmanın herhangi bir haber ve talimatı olmadan poliçeyi düzenlediğini, ancak poliçe kaza sonrasında düzenlendiği için davalı … tarafından hasar başvurusunun reddedildiğini beyan etmiştir.
Mahkemece, bilirkişi raporu hükme esas alınarak, davacı sigortalı ile davalı sigortacının acentesi arasındaki poliçede takside bağlanan primin ne peşinatının ne de takip eden taksitlerinin rizikonun gerçekleştiği tarihten önce sigorta şirketine ya da acentesine ödendiğinin kanıtlanamadığı, diğer davalı acentenin olası bir ihmaline ilişkin dosyada bir delil bulunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli değildir.
Bu durumda, mahkemece, davacı vekilinin iddiaları, dosya kapsamı ve az yukarıda yazılı poliçe hükümleri de gözetilmek suretiyle 29.05.2013 tarihinde poliçe peşinatının söz konusu kredi kartından çekilmesine engel bir durumun olup olmadığı ilgili bankadan araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı gerekçe ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmeyip, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.