Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/661 E. 2018/10043 K. 05.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/661
KARAR NO : 2018/10043
KARAR TARİHİ : 05.11.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalının trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacının ağır biçimde yaralanıp işgöremez hale geldiğini, davalının zarardan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, poliçe limitiyle sınırlı biçimde ve sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında zarardan sorumlu olduklarını, davacı sigortalı araçta yolcu olduğu için hatır taşıması nedeniyle tazminattan indirim yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile 5.000,00 TL. tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline; davacının fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacının kazadaki yaralanmasından kaynaklanan maluliyet oranının, kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat hükümlerine uygun biçimde saptanmış olmasına;
davacının maddi zararının, konusunda uzman bilirkişi tarafından, Dairemiz’in yerleşik uygulamalarına uygun biçimde hesap edilmiş ve bu raporun hükme esas alınmış olmasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle, 818 sayılı BK’nun 46. (6098 sayılı TBK’nun 54.) maddesi gereği, işgücü kaybı tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı taraf, tüm yargılama boyunca, davacının sigortalı araçta hatır için taşındığı savunmasında bulunarak bu sebeple tazminatta indirim yapılmasını talep etmiştir. Mahkemenin ise, davalının bu savunmasını haklı bularak davacının sigortalı araçta hatır için taşındığını kabul ettiği; ancak, davacının dava konusu ettiği tazminat miktarının 5.000,00 TL. olduğu ve davacının hesaplanan tazminat alacağının bu bedelin üzerinde (45.984,62 TL.) olması nedeniyle, % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapılsa dahi dava konusu edilen bedelin üzerinde tazminat alacağı olduğu gerekçesiyle, hatır taşıması indirimini uygulamadan karar verdiği görülmektedir.
Davacı tarafın, dava değerini 5.000,00 TL. göstermek suretiyle açtığı dava sonunda, bilirkişi raporunda saptanan miktar kadar tazminat alacağı bulunduğu kabul edilmiş; dava değerinin ıslah suretiyle artırılmaması nedeniyle ve taleple bağlı kalınarak 5.000,00 TL. tazminat hüküm altına alınmış; davacının fazlaya ilişkin hakları da saklı tutulmuştur. Mahkemece benimsenen bilirkişi raporunda tazminat alacağı 45.984,62 TL. olarak belirlendiğine ve davacının hatır için taşındığı kabul edildiğine göre, hesaplanan tazminat miktarı üzerinden hatır indirimi yapılması gerektiği gibi, taleple bağlılık gereği bir kısmı hüküm altına alınan tazminat miktarı için de hatır taşıması nedeniyle indirim yapılması gerektiği açıktır.
Açıklanan tüm bu sebeplerle; hak edeceği tazminat miktarı saptanan ve taleple bağlılık ilkesi gereği bir kısmı hüküm altına alınıp bakiye kısma ilişkin fazlaya dair hakları saklı tutulan davacının, eldeki davada hüküm altına alınmamış bakiye kısım için ek dava açabileceği ve ek davada bakiye kısım için hatır indiriminin değerlendirilebileceği, eldeki davada dava değeri nedeniyle hatır indiriminin yapılmamasının esasen yapılması gerekli bir indirimin yapılmaması suretiyle davacı taraf lehine sebepsiz zenginleşmeye yol açacağı dikkate alınmak suretiyle, hüküm altına alınan 5.000,00 TL’lik tazminat alacağından %20 oranındaki hatır indiriminin yapılması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 05/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.