Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/5438 E. 2018/12570 K. 20.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/5438
KARAR NO : 2018/12570
KARAR TARİHİ : 20.12.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
DAVACILAR : (Kendi adına asaleten …’a velayeten) …

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, davacıların desteği … ‘ın kendi idaresindeki motosiklet ile Kemer istikametinden Antalya’ya seyir halinde iken dava dışı … ‘nin kullandığı otomobil ile çarpışması sonucu meydana gelen kazada hayatını kaybettiğini, kaza sonucunda müvekkillerinin destekten yoksun kaldıklarını, motorsikletin kaza tarihi itibariyle ZMMS ile davalı şirketin sigortalısı olduğunu, bu nedenle davalı şirketin destekten yoksun kalma tazminatından sorumlu olduğunu belirterek 10.000,00 TL tazminatın davalı şirketten alınarak müvekkillerine verilmesini talep ve dava etmiş, bu talebini duruşmada tekrarlamıştır.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; her ne kadar üçüncü kişi sıfatıyla davacıların tazminat isteme hakkı var ise de kazanın teminat dışı olduğu davalı Güvence Hesabı’nın ödeme yapması halinde zarar sorumlusu olan ölenin mirasçısı sıfatıyla davacılara rücu hakkının bulunduğu, alacaklı borçlu sıfatlarının birleşmesi nedeniyle borcun son bulduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının, 6098 sayılı TBK’nun 53. maddesi gereği, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davaya konu kazada ölen yakınlarının desteğinden yoksun kaldığını iddia ederek tazminat isteminde bulunmaktadır. Davacıların talebi ve iddia ettiği zarar, ölenin mirasçısı sıfatına değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatlarına dayanmaktadır. Dolayısıyla, davacıların ölenin mirasçısı sıfatına dayanmayan, doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki desteğin kusuru davacılara yansıtılamayacak, sürücü desteğin tam kusurlu olması, onun desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyecektir.(HGK’nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 Esas-411 Karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 Esas- 2012/92 Karar, HGK’nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 Esas- 2013/74 Karar sayılı ilamları uyarınca)
Bu durum karşısında; davacıların, zarar gören 3. kişi sıfatına dayanan zarar giderim talebi nedeniyle, davacıların desteğinin kazadaki kusurunun davacılara yansıtılamayacağı, davacıların, zarar gören 3. kişi konumunda olmaları sebebiyle rücü sebebinin bulunmasının davacıların tazminat talep etme hakkını etkilemeyeceği, işin esasının incelenmesi ve davacıların tazminat talebinin değerlendirilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçeyle yazılı olduğu biçimde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 20/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.