Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/4572 E. 2018/12492 K. 19.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/4572
KARAR NO : 2018/12492
KARAR TARİHİ : 19.12.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar vekili, … idaresindeki otomobil ile seyir halindeyken plakası ve markası alınamayan faili meçhul bir aracın karşıdan hatalı sollaması sebebiyle davacı …’in direksiyon hakimiyetini kaybederek yol dışına çıkması neticesinde meydana gelen trafik kazasında … ‘in vefat ettiğini, aracın tespit edilememesi sebebiyle Güvence Hesabının sorumlu olduğunu, vefat edenin geride kalan eşi ve çocuklarının desteğinden yoksun kaldığını belirterek her bir müvekkili için 2.500,00’er TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminatın müracaat tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmişir.
Davalı vekili, ceza davası sonucunda verilen hüküm 24.11.2003 tarihinde kesinleştiğinden uzamış zamanaşımı süresinin uygulanamayacağını ve dava tarihi itibariyle 2 yıllık zamanaşımı süresi de dolduğundan davanın zamanaşımı nedeniyle reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı … yönünden davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 149,00 TL, davacı …’in davasının kabulü ile 2.500,00 TL, davacı … yönünden davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 292,00 TL, davacı … yönünden davasının kabulü ile 2.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 11/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsil edilerek davacıya
verilmesine, dair karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 Sayılı HMK.’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verilmiş olup davacı … lehine hükmedilen 149,00 TL ve … lehine hükmedilen 292,00 TL maddi tazminata dair karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı vekilinin davacı … ve … lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK m. 53 öngörmüş olduğu hal, ölüm sonucu vukua gelen bir kısım zararların tazminini hükme bağlamaktadır. Bu hükme göre, ölenin yardımından faydalananlar, bu yüzden yoksun kaldıkları faydayı, tazminat olarak, sorumludan isteyebilirler. Buna “destekten yoksun (muinden mahrum) kalma tazminatı” denir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Buna göre; destekten yoksun kalma tazminatı belirlenirken, zarar görenlerin istifade sürelerinin belirlenmesi önem taşımaktadır.
Dairemizin yerleşmiş içtihatlarına göre; çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde yaşlarının, okuldaki eğitim durumlarının, içinde yaşadıkları sosyal ve ekonomik koşulların ayrı ayrı değerlendirilmesi, yüksek öğrenim yapacak iseler 25 yaşının doldurulmasına kadar; yüksek öğrenim yapmamakta iseler yerleşik ve kabul
gören uygulamaya göre erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabul edilerek hesaplama yapılması gerekmektedir.
Somut olayda; mahkemece hükme esas alınan 18.12.2014 tarihli ek hesap bilirkişi raporunda, desteğin, kaza tarihinde 16 yaşında olan davacı kızı … için 29 yaşına kadar destek olacağı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır.
Açıklanan ilkeler doğrultusunda davacı … bakımından yüksek öğrenim yaptığına dair bir iddia olmadığına göre, 22 yaşın sona ereceği tarihe kadar hesaplama yapılması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hesaplama yapılması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin davacı … ve … lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz dilekçesinin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.