Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/2099 E. 2020/1391 K. 13.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/2099
KARAR NO : 2020/1391
KARAR TARİHİ : 13.02.2020

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
– K A R A R –
Davacı vekili, 13/12/2005 meydana gelen tek taraflı trafik kazasında müvekkilinin desteği oğlu olan …’ın yaşamını yitirdiğini, kaza yapan araca ait kaza tarihini kapsayan geçerli bir zorunlu ferdi kaza koltuk sigortası bulunmadığını, zorunlu sigorta … kapsamında olduğunu belirterek belirsiz alacak davası olarak açtığı davada fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla destekten yoksun kalma maddi tazminatına mahsuben şimdilik 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren hesaplanacak artan oranlardaki avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucuna göre; davanın kabulü ile 40.008,04 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde talep ettiği destek tazminatına kaza tarihinden itibaren avans faizine
hükmedilmesini talep etmiş, davacı vekilinin bu talebi ilk hükümde reddedilerek destek tazminatına dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesine karar verilmiş, taraf vekillerince bu husus temyiz sebebi yapılmamış ve faizin başlangıç tarihi yönünden hüküm kesinleşmiştir. Bu durumda bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda hükmedilen miktara dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, kaza tarihinden itibaren faize hükmedilerek yazılı şekilde hüküm kurulması bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmeyeceğinden hükmün, 6100 sayılı HMK’nin geçici 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi gereğince düzelterek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının 2 nolu bendindeki “kaza” ibaresinin çıkartılarak yerine “dava” ibaresinin eklenerek hükmün bu haliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 13/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.