Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/1739 E. 2018/9189 K. 17.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1739
KARAR NO : 2018/9189
KARAR TARİHİ : 17.10.2018

Davacı … ve davalılar …, … ve …. arasındaki dava hakkında … Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20.11.2014 gün ve 2011/999 – 2014/521 sayılı hükmün Dairenin 20.11.2017 gün ve 2015/3594-2017/10716 sayılı kararı ile onanmasına karar verilmiş olup, süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; 12.07.2011 tarihinde davalıların işleteni, sürücüsü ve zorunlu trafik sigortacısı oldukları aracın davacıya çarpması sonucu davacının yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL sakatlık, 10.000,00 TL bakım yardımı ve 1.000,00 TL güç kaybı tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. vekili; davalının kusur oranına isabet eden zarardan poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğunu, kusur oranı ve maluliyet oranının tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … vekili; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm davacı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmekle, Dairemizce, hükmün onanmasına karar verilmiş, davacı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
1-Dosya içeriğine, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve 6100
sayılı HMK’nin geçici 3. maddesinin 2. fıkrası delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nin 440. maddesinde sayılan hallerden hiç birisine uygun olmayan sair karar düzeltme isteklerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeni ile cismani zarardan kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir
Mahkemece, kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan aldırılan 02.07.2014 tarihli raporu benimsenmiş olup, bu raporda davacının meydana gelen yaralanmasının genel beden gücünden kayıp oluşturmadığı ve mevcut yaralanma nedeniyle geçici iş göremezlik için öngörülen sürenin 180 (yüzseksen) gün olduğu bildirilmiştir.
Davacının geçirdiği kaza nedeniyle maluliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle tüm taleplerinin reddine karar verilmişse de, iddiasına göre iyileşme döneminde çalışamamış ve yaşanan bu olaylar nedeniyle manevi yönden de zarara uğramıştır.
Manevi tazminat, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Borçlar Kanunu’nun manevi tazminatı düzenleyen BK. 47. (TBK.nun 56.) maddesinde Hâkimin, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebileceği belirtilmiştir. Somut olayda, davacının kazanın oluşumunda kusuru bulunmayışı ve 180 (yüzseksen) gün iyileşme süresi olduğu dikkate alınarak kaza tarihi, yaralanmanın niteliği, tarafların sosyal ve ekonomik durumularına ilişkin hususlara da dikkat edilmek suretiyle davacının manevi tazminat talep hakkı bulunduğundan hakkaniyete uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir
Açıklanan nedenlerle, davacının 180 gün iyileşme süresi boyunca varsa uğramış olduğu geçici işgöremezlik zararının tespiti ve yukarıda belirtilen hususlara dikkat edilerek takdir edilecek miktarda manevi tazminata hükmetmek gerekirken yazılı gerekçe ile geçici işgöremezlik ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
Dairemizin 20.11.2017 gün ve 2015/3594-2017/10716 sayılı ilamı ile her ne kadar yerel mahkeme kararının onanmasına
karar verilmiş ise de yukarıda açıklanan nedenlerle anılan ilamda yanılgılı değerlendirme yapılmıştır. Bu nedenle, Dairemizin 20.11.2017 gün ve 2015/3594-2017/10716 sayılı ilamının ortadan kaldırılması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair karar düzeltme itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin 20.11.2017 gün ve 2015/3594-2017/10716 sayılı onama ilamının ortadan ortadan kaldırılarak yerel mahkeme kararının BOZULMASINA, karar düzeltme ve temyiz peşin harçlarının karar düzeltme isteyen davacıya geri verilmesine 17/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.