Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2018/1477 E. 2020/1994 K. 24.02.2020 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2018/1477
KARAR NO : 2020/1994
KARAR TARİHİ : 24.02.2020

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ilk derece mahkemesinde görülen tasarrufun iptali davasında verilen davanın reddine ilişkin hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; esas yönünden istinaf isteminin reddine ilişkin kararın, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili; davalı …’nun, vekil edeni banka ile dava dışı … İnşaat San ve Tic Anonim Şti arasında imzalanan kredi sözleşmesinin müşterek borçlusu ve kefili olduğunu, söz konusu kredinin ödenmemesi nedeniyle 26/08/2016 tarihinde hesabın kat edilerek borçlunun bankaya olan borcu için, kredi sözleşmesine ve kat ihtarnamesine dayalı olarak … 12. İcra Müdürlüğünün 2016/26524 sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, bu takip sırasında davalı borçlu …’nun kendisine ait 400 ada 7 parsel üzerinde bulunan 4 nolu bağımsız bölüm niteliğindeki taşınmazı 24/02/2016 tarihinde alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla yakın akrabası bulunan diğer davalı … … (…)’na devrettiğinin belirlendiğini açıklayarak davalılar arasında yapılan tasarrufun İİK 277 ve devamı maddeleri uyarınca iptalini dava ve talep etmiştir.
Davalı … … (…) vekili; vekil edeninin davalı …’nun eski eşi olduğunu, ve dava konusu taşınmazın vekil edenine boşanma ilamından da anlaşılacağı üzere, boşanma protokolü kapsamında bedelsiz olarak ilama dayalı bir biçimde devrettiğini, bu durumda İİK 277 ve devamı maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davasının şartlarının oluşmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalılardan …; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, takip konusu alacağın dayanağının bono ve bu bononun da dayanağının kredi sözleşmesi olduğu, kredi sözleşmesinin 31/03/2016 tarihinde düzenlendiği, takibe dayanak olan bononun da aynı tarihte keşide edildiği, bu durumda taraflar arasındaki hukuki ilişkinin ve borcun doğum tarihinin 31/03/2016 olduğu, davaya konu tasarrufun ise borcun doğum tarihinden önce 24/02/2016 tarihinde yapıldığı, dolayısıyla davanın dinlenebilmesi açısından ön koşul ve özel dava şartı niteliğindeki tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılması koşulunun görülmekte olan dava bakımından gerçekleşmediği benimsenerek davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
… Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, Usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunan ilk derece mahkeme kararına yönelik olarak davacı …vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının ilk derece Mahkemesine, dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine ve aşağıda dökümü yazılı 18,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına 24/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.