Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2017/2442 E. 2018/11882 K. 10.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2442
KARAR NO : 2018/11882
KARAR TARİHİ : 10.12.2018

MAHKEMESİ : Bölge Adliye Mahkemesi .Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf başvurusu üzerine verilen kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, dosyadaki kağıtlar okundu gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacıların babası … idaresindeki araca çarpmasıyla oluşan kazada, davacı çocukların anne ve babasının öldüğünü, destekten yoksun kalan davacılar için daha önce mahkemenin 2009/59 Esas sayılı dosyasında dava açıldığını ve 24.572,00 TL maddi tazminata karar verildiğini, ancak anılan dosyada hükme esas alınan raporda saptanan bakiye 51.304,18 TL’lik tazminatın hüküm altına alınmadığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 51.304,18 TL tazminatın kaza tarihinden işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı … vekili, davalı …. vekili davanın reddini savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; konusu ve tarafları aynı olan asıl davada, davacılar vekili tarafından 08.04.2010 tarihinde ıslah yapılırken fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmadığı, asıl davada ıslaha göre karar verildiği, asıl davada verilen kararın eldeki dava bakımından kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle, 6100 sayılı HMK’nun 114/1-i maddesi gereği dava şartı yokluğundan davanın reddine dair verilen hükme karşı, davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
… Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi tarafından; davacı tarafın kısmi dava olarak açtığı asıl davasında ıslahı yaparken fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmadığı, dava konusu etmediği bu kısımlardan zımnen vazgeçmiş sayılacağı; ayrıca davacının ıslahı yaparken esas aldığı ilk bilirkişi raporuna itiraz etmediği ve bu yönden davalılar lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu, asıl davada verilen kararın eldeki davada kesin hüküm oluşturduğuna ilişkin mahkeme kabulünün yerinde olduğu ve davacılar vekilinin istinaf başvurusunun bu yönden yerinde olmadığı; ancak, dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verildiğinden, davalı taraf lehine AAÜT 7/2. maddesi gereği maktu vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken, nisbi ücret verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nun 353/1-b,2 maddesi gereği ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmek üzere kaldırılmasına, HMK’nun 114/1-i maddesi gereği dava şartı yokluğundan davanın reddine, AAÜT hükümleri gereği davalılar lehine 1.800,00 TL. vekalet ücreti takdirine karar verilmiş; bu karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacılar tarafından açılan asıl davada alınan 01.03.2010 tarihli raporda hesaplanan tazminat miktarına davacı tarafça itiraz edilmediği ve bu rapordaki hesaplama bakımından davalı taraf lehine usuli kazanılmış hak oluştuğu da dikkate alındığında, ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacılar vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK’nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi’nce esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına
göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi, HMK’nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre; usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi’nce verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne, Dairemiz karar örneğinin ise … Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
aşağıda dökümü yazılı 4,50 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına 10/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.