Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2017/1971 E. 2018/11573 K. 03.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1971
KARAR NO : 2018/11573
KARAR TARİHİ : 03.12.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı ihtiyati haciz talebinin kısmen kabulüne dair verilen hükme itiraz üzerine verilen itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, davalılar … ve …’nin müvekkiline olan borçları nedeniyle haklarında yaptıkları icra takibi sırasında borçlarına yetecek haczi kabil mallarının bulunmadığını ancak alacaklılardan mal kaçırmak amacı ile kendilerine ait taşınmazları diğer davalılara sattıklarını öne sürerek yapılan tasarrufların iptaline ve dava konusu taşınmazlar üzerine İİK’nın 281/2. maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece 17/06/2016 günlü ara kararıyla ihtiyati haciz talebinin kabulü ile davacının dava dilekçesinde belirttiği taşınmazlara ihtiyati haciz konulmasına, ancak 190.000,00 TL’nin tahsilini teminen davalı … Gündaş’ın taşınır ve taşınmaz malları ve üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczi talebinin, davaya konu alacağın hüküm altına alınması halinde tahsilini temin için davalıya ait araç/taşınmaz kaydına tedbir konulması istemi usul hükümleri gereğince yerinde görülmediğinden ihtiyati haciz talebinin reddine, karar verilmiş, davacının bu karara itirazı üzerine mahkemece 29/06/2016 tarihli ara kararıyla 17/06/2016 tarihli
kararın değiştirilmesine yer olmadığından itirazın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmişse de mahkemece 29/07/2016 tarihli ara kararla İlk derece mahkemelerinden verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağına karar verilmiş olmakla, temyiz yolunun kapalı olması nedeniyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı alacaklı vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece, İlk derece mahkemelerinden verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağı gerekçesiyle temyiz isteminin reddine karar verilmişse de; davacı vekili İİK 281/2. maddesi gereğince davalı 3.kişi …’ın alacağı karşılayacak miktardaki menkul gayrimenkul malları ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarının yatırılacak teminat mukabilinde ihtiyaten haczini talep etmiş olduğundan mahkemenin 29/07/2016 tarihli ek kararının kaldırılarak davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmiştir.
Dava, İİK’nın 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Aynı Yasa’nın 281/2. maddesi “ hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir. Teminatın lüzum ve miktarı mahkemece takdir olunur. Şu kadar ki, davanın elden çıkarılmış mallar yerine kaim olan kıymete taalluku halinde, teminat göstermeksizin ihtiyati haciz kararı verilemez” hükmünü içermektedir.
Davacı vekili dava dilekçesinde davalılardan borçlular aleyhinde takip yapıldığını, borçluların borcuna yetecek haczi kabil malvarlığının bulunmadığını, dava konusu taşınmazların alacaklıdan mal kaçırmak amacıyla davalı 3.kişilere satıldığını, davalılardan 3.kişi …’ın kendisine devredilen taşınmazlardan iki tanesini 4.kişi konumunda olan dava dışı şahıslara sattığını öne sürerek bu iki taşınmaz yönünden davalı 3.kişi Mehmet tarafından elden çıkartılmış olması nedeniyle davalı 3.kişi Mehmet’in bu iki taşınmazın elden çıkarıldığı tarihteki bedelinden sorumlu tutulmasını istemiş, böylece iki taşınmaz yönünden davasını bedele dönüştürmüştür.
Bu durumda; mahkemece, dava konusu takip dosyasındaki alacak miktarının tahsili amacıyla ve uygun görülecek teminat karşılığı davalı üçüncü kişi …’ın menkul ve gayrimenkulleri ile 3.kişilerdeki hak ve alacaklarına İİK’nun
281/2. madde hükmüne göre ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesi gerekirken dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekildeki hüküm tesisi isabetli görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 03/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.