Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2017/163 E. 2017/8681 K. 05.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/163
KARAR NO : 2017/8681
KARAR TARİHİ : 05.10.2017

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkiline zorunlu mali sorumluluk sigortalı, davalıya ait aracın kaza tarihinde geçerli ehliyete sahip olmayan sürücünün kullanımında iken gerçekleşen kazada ölen … ‘ın hak sahiplerine 75.519,99 TL ve ferilerinin ödendiğini açıklayıp ödenenin rücuan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davalının adresinin … olması nedeniyle … mahkemelerinin yetkili olduğunu, mahkememizin yetkisiz olduğunu bu nedenle davanın reddine karar verilmesi talep etmiştir.
Mahkemece, davalının yetki itirazının kabulü ile, mahkemenin yetkisizliğine, karar kesinleşip talep edildiğinde dosyanın … Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan sözleşmeye dayalı rücuan tazminat istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun genel yetkiyi düzenleyen 6.maddesinin 1.fıkrasında “Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.” hükmüne yer verilmiştir.
Aynı yasanın 16. maddesinde ise, “Haksız fiilden doğan davalarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi de yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73/5.maddesinde de; tüketici davalarının tüketicinin bulunduğu yerdeki
tüketici mahkemesinde de açılabileceği seçimlik yetki olarak düzenlenmiştir.
Bir davada birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
Somut olayda, kaza … ‘te meydana gelmiştir. Davacı seçimlik hakkını kullanarak davasını … Mahkemelerinde açmıştır. o halde yukarıda bahsi geçen kanun maddeleri ve hukuksal açıklamalar ışığında dava, HMK 16.maddesi uyarınca haksız fiilin işlendiği yer mahkemesinde açıldığından, mahkemece işin esasına girerek sonucuna göre karar karar vermesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli bulunmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 5.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.