Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2017/1135 E. 2019/10413 K. 11.11.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1135
KARAR NO : 2019/10413
KARAR TARİHİ : 11.11.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ile davalılar… ve … Ltd. Şti. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu kamyonun, davacı …’nın idaresindeki araca tam kusurlu olarak çarpmasıyla oluşan kazada davacıların yaralandığını, işgöremez hale gelen davacıların tedavi gideri yapmak zorunda kaldıklarını ve manevi zarar gördüklerini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL. maddi ve toplam 115.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı …Ş. vekili ve davalı … Ltd. Şti. vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davaya konu edilen tedavi gideri ve manevi tazminat … teminatı dışında olduğundan, davalı …Ş. hakkındaki davanın reddine; davacı … ve …’nın maddi tazminat isteminin reddine; davacı … için taleple bağlı kalınarak 500,00 TL. tedavi giderinin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline; davacı … için 1.000,00 TL, … için 2.000,00 TL. ve … için 15.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalılar… ve … Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı … Ltd. Şti. vekilinin, davacılar … ve … lehine hükmedilen manevi tazminatlar ile hükmedilen maddi tazminata ilişkin temyiz talebi yönünden; 6100 sayılı HMK’nun geçici 3. maddesi delaletiyle mülga 1086 sayılı HUMK’nun 427. maddesinde öngörülen temyiz kesinlik sınırı 01.01.2016 tarihinden itibaren 2.190,00 TL’ye çıkarılmıştır.
İhtiyari dava arkadaşı olan davacılar … ve … lehine hükmedilen manevi tazminatlar ile davacı … lehine hükmedilen maddi tazminata ilişkin karar, anılan tarihten sonra verildiğinden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece karar verilebileceği gibi 1.6.1990 gün 3/4 sayılı YİBK uyarınca Yargıtay’ca da karar verilebileceğinden, davalı … Ltd. Şti. ve… vekilinin, temyiz isteminin bu yönlerden reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davalı … Ltd. Şti. ve… vekilinin diğer yönlere ilişkin temyiz talebi ile davacılar vekilinin temyiz talebi yönünden; dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; oluşa ve dosya kapsamına uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi heyeti raporundaki kusur oranlarının benimsenmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına; davacıların zararın doğması ya da artmasına neden olacak mahiyette müterafik kusurlu sayılmalarını gerektiren bir durumun bulunmadığı gözetildiğinde, müterafik kusur indirimi yapılmayışında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacı …’nun kaza nedeniyle ameliyat olduğu ispat edilemediğinden, adı geçen davacının maddi tazminat isteminin reddine karar verilmesinde ve davacı …’in tedavi gideri zararını belirleyen uzman bilirkişi heyeti raporunun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına; davacı … için manevi tazminatın takdirinde TBK’nun 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre; davalı … Ltd. Şti. ve… vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Davacı taraf, dava konusu kaza sonucu yaralanmadan duyulan üzüntü nedeniyle, davacı … için 75.000,00 TL. ve davacı … için 20.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece, adı geçen davacılar yönünden talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56. maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu, davacılar … ve …’nun cismani zarara uğraması nedeniyle duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, davacı … ve …’nun yüzünde oluşan kesi izlerinin yüzde sabit iz niteliğinde olduğunun, alınan uzman bilirkişi heyeti raporuyla saptandığı dikkate alındığında, davacıların zararının ağırlığı; her iki davacının kazada hiçbir kusurunun bulunmadığı hususları gözönünde tutularak, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen, davacı … ve … için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha yüksek manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar düşük manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı … Ltd. Şti. ve… vekilinin temyiz isteminin, mahkeme hükmünün belirtilen yönlerden kesin olması nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı … Ltd. Şti. ve… vekilinin diğer yönlere ilişkin tüm temyiz itirazları ile davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı … ve … yararına BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 6.173,45 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı … Ltd. Şti. ve…’dan alınmasına 11/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.