Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/7317 E. 2019/2424 K. 04.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/7317
KARAR NO : 2019/2424
KARAR TARİHİ : 04.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı … vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; 21/06/2012 tarihinde … isimli şahsın sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile davacının kullandığı … plaka sayılı motosikletin çarpışması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği, davacının yaralandığını, maluliyet ve işgücü kaybı olduğu, 30.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili, müvekkili sigorta şirketinin ancak kusur oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olmak üzere sorumlu tutulabileceğini, ayrıca olay tarihinden itibaren faiz talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, 20.422,67 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazası sonucu yaralanmadan kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının, kaza sonucu çalışma gücünde oluşan azalma nedeniyle uğradığı zarar, geleceğe ilişkin olup, davacının muhtemel yaşam süresinin usul ve uygulamaya uygun olarak belirlenmesi önem kazanmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan 21.02.2014 tarihli bilirkişi raporunda, davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin CSO 1980 Yaşam Tablosu’na göre tespiti suretiyle hesaplama yapıldığı görülmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 1989/4-586 esas, 1990/199 sayılı kararı ve Dairemizin yerleşik içtihatları gereği, Population Masculine Et– Feminine (PMF 1931) Tablosu esas alınarak davacının muhtemel yaşam süresinin belirlenmesi gerekirken, anılan biçimdeki tespite göre hesap yapan bilirkişi raporu, hükme esas almaya elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece; davacının muhtemel bakiye yaşam süresinin PMF 1931 Yaşam Tablosu’na göre belirlenmesi ve davacının 11/11/2017 te resmi olarak evlendiği dikkate alınarak davacının talep edebileceği tazminat miktarının bu verilere göre hesaplanması için ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 04/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.