Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/6826 E. 2018/10861 K. 19.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6826
KARAR NO : 2018/10861
KARAR TARİHİ : 19.11.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
.
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … vekili ile davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Hükmüne uyulan Dairemizin 09.05.2013 tarih ve 2012/8178 E-2013/6551 K sayılı ilamında; “…davanın İİK.nun 277 vd maddeleri uyarınca açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkin olduğu, kesin aciz belgesi veya geçici aciz belgesi niteliğinde haciz tutanağı ibraz etmesi için davacı tarafa kesin süre verilmesi, aciz belgesi ibraz edildiği takdirde taşınmazın tasarruf tarihindeki gerçek değerinin belirlenerek İİK.nın 278/III-2 maddesi uyarınca ivazlar arasında fahiş fark olup olmadığının tartışılması, borçlu davalı diğer davalı ile ticari ilişkilerinin olduğunu beyan etmesi nedeniyle 3. kişi …’in borçlu davalının alacaklıları ızrar kastını bilen veya bilmesi gereken kişilerden olup olmadığının irdelenmesi gerektiğinde bu hususta taraflardan delillerinin sorulması ondan sonra toplanan ve toplanacak tüm delillerin birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gereğine…” değinilmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmak suretiyle yapılan yargılama sonunda; davanın kabulü ile, … İli, … Mahallesi, 23 ada, 42 nolu parselde kayıtlı 12 nolu bağımsız bölümün 1/8 hissesenin 05/09/2006 tarihinde ve 3560 yevmiye ile satışı ile yine aynı taşınmazın 14/11/2006 tarihinde 4501 yevmiye ile … hissesinin …’ya satışına ilişkin tasarruf işleminin … 14. … Müdürlüğünün 2007/433 (2014/11191) Esas ve 2007/435 Esas sayılı … takiplerindeki alacak ve ferilerle sınırlı olmak üzere iptaline, alacaklıya cebri … yetkisi tanınmasına karar verilmiş; hüküm, davalı … vekili ile davalı … tarafından temyiz edilmiştir..
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, İİK nun 278. maddesinde “… hediyeler müstesna olmak üzere, hacizden veya haczedilecek mal bulunmaması sebebiyle acizden yahut iflasın açılmasından haczin veya aciz vesikası verilmesinin sebebi olan yahut masaya kabul olunan alacaklardan en eskisinin tesis edilmiş olduğu tarihe kadar geriye doğru olan müddet içinde yapılan bütün bağışlamalar ve ivazsız tasarruflar batıldır. Ancak, bu müddet haciz veya aciz yahut iflastan evvelki iki seneyi geçemez.” hükmünün yer aldığı, davacı vekili tarafından sunulan geçici aciz belgesi niteliğindeki haciz tutanağının 29/08/2014 tarihli olduğu, davacının bu tarihten geriye doğru iki yıl içerisindeki tasarrufların iptalini talep edebileceği, dava konusu tasarrufun iptali istenilen işlemlerin 2006 yılında yapıldığı ve iki yıllık süre içerisinde olmadığı, yine dava konusu taşınmazın tasarrufa konu hisse bedelleri ile bu hisselerin gerçek bedelleri arasında fahiş fark bulunmadığı anlaşılmakla birlikte, borçlu davalı … ile diğer davalı …’nın aynı işkolunda faaliyet gösterdiklerinin ve aralarında ticari ilişki bulunduğunun dosya kapsamından açıkça anlaşılmış bulunmasına göre davalı …’in borçlu …’un alacaklılarından mal kaçırmak ya da alacaklılarını ızrar kastı ile hareket ettiğini bilebilecek kişilerden olması nedeniyle tasarrufun iptali gerekeceğine ve kararda yazılı diğer gerekçelere göre davalı … vekili ile davalı …’ün sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davanın kabulüne karar verildiği halde infazda tereddüt yaratacak şekilde 14.11.2006 tarihli tasarrufla ilgili olarak iptal edilen taşınmazdaki hisse oranı belirtilmeden tasarrufun iptaline dair hüküm kurulması isabetli değildir. Ne var ki bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK.nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle HUMK.nun 438/VII. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekili ile davalı …’ün sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekili ile davalı …’ün temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2 numaralı bendinde yer alan “…” ibaresinden sonra gelmek üzere “1/10” ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu hali ile DÜZELTİLEREK