Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/6562 E. 2019/2960 K. 13.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6562
KARAR NO : 2019/2960
KARAR TARİHİ : 13.03.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı … tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; davalı şirkete … nolu poliçe ile sigortalanan 06 GZA 74 plakalı aracın, 14/05/2011 günü bisikletle seyir halinde olan müvekkili …’e çarptığını, kazada müvekkilinin basit tıbbi müdahele ile giderilemeyecek şekilde yaralandığını ve ayak bileğinin kırılması sebebiyle çalışamadığını, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00 TL maddi 4.000,00 TL manevi olmak üzere toplam 7.000,00 TL tazminatın 14/05/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalılar vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre, davanın kabulü ile; 9.492,00-TL maddi tazminatın davalı … A.Ş. yönünden dava tarihinden itibaren, davalı … yönünden kaza tarihi olan 14.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine; 4.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 14.05.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; karar, davalı … tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı …’nın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası sonucu maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı tarafın davaya konu ettiği maddi tazminat yönünden davalı … şirketi sorumlu olup manevi tazminattan sigorta şirketinin sorumlu olmadığı göz önünde bulundurularak kabul edilen manevi tazminat yönünden yalnızca davalı … aleyhine vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği halde, hüküm fıkrasında bu yönden ayrım yapılması gerekirken yapılmadığı anlaşılmakla, bu durumun bozma sebebi yapılamayarak bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı …’nın sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı …’nın temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 5 numaralı bendinin “davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, manevi tazminat yönünden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilen 1.800,00-TL vekalet ücretinin “davalıdan” ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak yerine “davalı …’dan” ibaresinin yazılmasına, hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’ya geri verilmesine, 13/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.