Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/6410 E. 2019/1533 K. 14.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6410
KARAR NO : 2019/1533
KARAR TARİHİ : 14.02.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı maddi tazminat davasının davanın kabulüne, manevi tazminat davasının ise kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile dahili davalı … Kurumu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili dava dilekçesinde, 20/07/2012 tarihinde malik ve işleteni davalı …, sürücünün ise … olduğu … plaka sayılı hususi oto ile davacının sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosikletin kavşakta çarpıştığını, davalı … Sigortanın ise … plaka sayılı aracın … poliçesini düzenleyen şirket olduğunu, kazada asli kusurlunun … plakalı aracın sürücüsü olduğunu, davacının kaza nedeniyle hayati tehlike geçirdiğini ve beden gücü kaybına uğradığını, yüzünün ve kafasının sağ tarafında bir çok kırık meydana geldiğini, sağ göz kapağını açamadığını, yüzünün sağ tarafının aşağıya kaydığını, sol ayağının topuk kısmında da kesi ve sıyrılma olduğunu, davacının kazadan dolayı malul olduğunu, kaza tarihinden bu yana hiç bir iş yapamadığını, davacının kazadaki kemik kırıklarından yüzündeki ve kafasındaki hasarlardan gözündeki ve ayağındaki yaralanmalardan dolayı maluliyetinin tespit edilerek davacının uğradığı zararın tazminini talep ettiğini, ayrıca geçici iş göremezliğinin ve evde yatması sebebiyle giderlerinin ve zararlarının tespit edilmesini, yüzünün eski haline gelebilmesi için yapılacak cerrahi müdahalenin bedelinin tespitini ve zararının tazminini talep ettiğini, sakat kalması sebebiyle askere de alınmadığını, büyük bir manevi zarara uğradığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, sürekli iş göremezlik, efor kaybı nedeniyle 4.000,00 TL maddi, geçici iş göremezlik, hastane masrafları ve yüzünün eski hale gelmesi için gerekli cerrahi müdahale gideri nedeniyle 2.000,00 TL’nın tüm davalılardan, 50.000,00 TL manevi tazminatın ise davalılar … ve …’ ten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … Sigorta A.Ş. ve … ve … vekilleri cevap dilekçelerinde davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, maddi tazminat davasının kabulü ile 5.084,94 TL geçici iş görememezlik nedeniyle tedavi gideri, 25.820,65 TL sürekli iş görememezlik tazminatının davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 20/07/2012 tarihinden itibaren, davalı …Ş. yönünden (poliçe limiti dikkate alınarak) dava tarihi olan 24/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 4.080,00 TL kaçınılmaz tedavi ve estetik müdahaleden doğan maddi tazminatın ise 6111 sayılı Kanunun 59. maddesi, geçici 1. maddesi ile Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi uyarınca davalı SGK’dan dava tarihi olan 24/09/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacının manevi tazminat davasının ise kısmen kabulü ile 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 20/07/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı SGK vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
25.02.2011 tarihinde 6111 sayılı ‘Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’ yürürlüğe girmiştir.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, Sosyal Güvenlik Kurumu, 6111 sayılı Kanun ile değiştirilen 2918 sayılı Kanun’un 98. maddesi kapsamında, tüm tedavi giderlerinden değil, ancak söz konusu madde kapsamında kalan tedavi giderlerinden sorumludur. Belgeye dayanmayan tedavi giderleri, 6111 sayılı
Kanun kapsamında değildir. Belgeli olmayan tedavi giderlerinden SGK sorumlu olmayıp, sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsünün sorumluluğu devam etmektedir.
Somut olayda; davacı geçici ve sürekli maluliyet tazminatı yanında; hastanede ve evde yatması sebebiyle yapmış olduğu gider ve masraflar ile yüzünün eski hale getirilmesi için gerekli cerrahi müdahale bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiş; mahkemece, adli tıp uzmanı doktor bilirkişiden alınan 04.03.2014 tarihli raporda; davacının SGK tarafından karşılanmayan 6111 sayılı Yasa kapsamı dışında kalan ve tedavi sırasında ve sonrasında yapılması zorunlu fatura edilmiş dolaylı harcamaları bulunmadığı, davacının muhtemel kaçınılmaz masraflarının 5.000,00 TL olacağı;yüzdeki asimetrinin düzeltilmesi için gerekli estetik ameliyat yönünden SGK’nun ödeme yapmayacağı ancak, orta düzeyde skar revizyonu için paket fiyat tutarının 440,00 TL olacağı, 05.08.2015 tarihli hesap raporunda ise bu miktardan davacının %25 oranındaki kusur indirimi yapıldıktan sonra 4.080,00 TL nın kaçınılmaz ve belgesiz tedavi giderleri olarak hesaplandığı anlaşılmış ve Mahkemece bu miktarın dahili davalı SGK’dan tahsiline karar verilmiş ise de; usul hükümleri uyarınca, her davanın açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilmesi gerekmektedir. Dava açıldığı tarih itibari ile 6111 sayılı Kanun gereği SGK’nın sorumluluğunda olmayan tedavi giderleri ile belgesiz tedavi giderlerinden trafik sigortacısı da dahil olmak üzere diğer davalıların sorumlu tutulması gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle, yazılı olduğu biçimde 4.080,00 TL kaçınılmaz ve belgesiz tedavi giderinden dahili davalı SGK’nın sorumlu tutulması doğru görülmemiştir.
2-Davacı vekili davacı … kaza tarihinde … Üniversitesi Kimya Bölümü ön lisans mezunu olup, dosyada yaptırılan ekonomik ve sosyal durum araştırma tutanağında davacının kaza nedeniyle çalışamaz olduğu belirtilmiştir.
Mahkemece, kimya ön lisans mezunlarının aldıkları ücretler Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve Tüpraş gibi kurumlardan sorulmak suretiyle emsal ücret araştırması yapılmış, hükme esas alınan aktüer raporunda ise, geçici iş göremezlik süresi sonrası davacıya ait gelir belgesi bulunmadığı gerekçesiyle asgari ücret esas alınarak hesaplama yapılmış ise de, maddi tazminatın doğru biçimde hesaplanabilmesi bakımından, davacının mezun olduğu branşla ilgili bir işte çalışmaya başlaması halinde net gelirinin ne olabileceğinin doğru biçimde saptanması önem taşımaktadır.
Bu durumda mahkemece, davacının bahsi edilen yüksek okuldan mezun olduğunda mesleğine göre emsal gelir araştırması yapılması, ilgili meslek odaları ve meslek kuruluşlarından da mezuniyetinden itibaren ne kadar sürede iş bulabileceği, emsal gelirin ne kadar olabileceği, mesleğine göre yılın tamamında çalışıp çalışamayacağı gibi hususların sorulması, gerektiğinde bu hususta bilirkişi incelemesi yapılarak davacının gerçek gelirinin tespiti ile sonucuna göre hesaplama yapılması gerekirken yetersiz araştırma ile asgari ücretten hesap yapan rapora göre yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Diğer yandan, harçtan muaf olduğu halde, dahili davalı … Kurumunun da diğer davalılar ile birlikte harçtan sorumluluğuna karar verilmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.
4-Bozma sebebine göre davalı SGK vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine ise şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle; dahili davalı SGK vekilinin, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde davacıya geri verilmesine, 14/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.