Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/6297 E. 2019/1469 K. 14.02.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6297
KARAR NO : 2019/1469
KARAR TARİHİ : 14.02.2019

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıya sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp 3.000,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan deliller göre; kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan, işgöremezlik tazminatının, zarara neden olan aracın trafik sigortacısından tahsili istemine ilişkindir.
6098 sayılı TBK’nun 50.maddesi hükmü uyarınca, “zarar gören, zararını ve zarar verenin kusurunu ispat yükü altındadır. Uğranılan zararın miktarı tam olarak ispat edilemiyorsa, hakim olayların olağan akışını ve zarar görenin aldığı önlemleri gözönünde tutarak, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirler.”
Somut olayda; davaya konu kaza 30.03.2009 tarihinde meydana gelmiş, kaza sonucu davacı yaralanmıştır.
Dosyadaki belgelere göre davada davacının bu kaza nedeni ile yaralandığı ve zararının doğduğu anlaşılmaktadır. Zarar miktarının tam olarak ispat edilemediği hallerde BK’nun 50.maddesi gereğince, mahkeme hakkaniyete uygun olarak zararı tespit eder. Mahkemece, davacı vekiline, müvekkilini hazır etmesi ve maluliyet raporu aldırılması için kesin süre verilmiş; mağdurun kesin süre içinde hazır edilmemesi sebebiyle maluliyet raporu alınamadığı ve kesin süreye uyulmadığından, davanın ispat edilemediği gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Kesin süreye rağmen davacı maluliyet raporu alınması için hazır edilmediğinden, bu konuda davacı tarafa yeniden süre verilemez ise de; yaralanmalarına ilişkin tedavi gördüğü hastaneden tüm tıbbi belgeleri, film, grafi v.s. getirilerek mağdur hazır olmaksızın davacının maluliyet durumuna ilişkin rapor alınabilecektir.
Bu durumda mahkemece, davacının tüm tedavi evraklarının celbi ile bu evraklar üzerinden inceleme yapılmak üzere Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesinden veya en yakın üniversitenin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı’ndan veya Adli Tıp Şube Müdürlüğü’nden davacının iş gücü kaybının tespiti yönünden rapor alınıp sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde kesin süre verilmesi ve sonucunda davacının davasını ispat edemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 14/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.