Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/4812 E. 2018/2267 K. 13.03.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/4812
KARAR NO : 2018/2267
KARAR TARİHİ : 13.03.2018

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hüküm davacı ve davalılar Satılmış ve … vekillerince temyiz edilmiş, davalılar Satılmış ve … vekilince de duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 13.03.2018 Salı günü davacı vekili Av. … ile davalı … ve … vekili Av. … ve davalı … vekili Av. …geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, davalı tarafların kusuru neticesinde meydana gelen kazada müvekkiline ait aracın hasarlandığını, kaza sonrası … 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/18 D. İş sayılı dosyasında bilirkişi incelemesi yapıldığını belirterek şimdilik 1.000,00 TL değer kaybı, 10.000,00 TL kazanç kaybı, 40.445,00 TL onarım ve işçilik bedeli ve 6.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen (manevi tazminattan sigorta şirketi sorumlu olmamak üzere) tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar … ve … vekili,davacının kazanç kaybının 50.000,00 TL olmadığını, otobüsün kazanç kaybının hesaplanması gerektiğini, kazada davacının kaza yapacağını anlaması ve çarparak durmayı kabullenmiş olması nedeniyle yaşadığı korku ve derecesinin ansızın ve öngörülmez bir kazaya göre daha az olmasının gözönünde bulundurulması gerektiği belirtilerek davanın reddi savunulmuştur. Davalı …, kusuru bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 2.689,40 TL kazanç kaybı, 24.817,32 TL hasar tazminat toplamı olan 27.506,72 TL maddi tazminatın davalı …’nin sorumluluğu poliçe kapsamında ve hükmedilen hasar tazminatı miktarı ile sınırlı olmak ve dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, sigorta dışındaki davalılar yönünden olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, manevi tazminat istemi yönünden, talebin kısmen kabulü ile 1.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline,fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş, karar davalılar … ve … vekili ile davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK geçici 3/2.maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu karar anılan tarihten sonra verildiğinden hükmedilen 1.000,00 TL manevi tazminat miktarı yönünden kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davalı … ve … vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz dilekçelerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve olay nedeniyle duyulan acı ve elemin derecesi ve B.K.nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınmış bulunduğuna göre, davacı vekilinin (vekalet ücretine yönelik bulunan temyiz itirazları dışında kalan)yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Somut olay, davalılardan … idaresindeki tomruk yüklü çekici ve römorkun Karabük-… istikametinde seyir halinde iken karlı ve buzlu zemin nedeniyle direksiyon hakimiyetini kaybederek karşı şeride de geçecek şekilde devrilmesi sonucu tomrukların yola saçılması, bu sırada şeridinden gelmekte olan davacı … idaresindeki otobüsün yola dökülen tomruklara çarparak durması ve davacı idaresindeki otobüsün arkasından gelen davalı … idaresindeki çekici ve römork ile onun arkasından gelen (dava dışı)… idaresindeki … plakalı çekici ve … plakalı römorkun ve en arkadan gelen … hususi aracın çarpışması şeklinde olmuş, kaza tespit tutanağında olayda davalı … asli, davacı dışında, kazaya karışan diğer üç araç sürücüsü ise tali kusurlu bulunmuştur.Mahkemece hükme esas alınan 23.10.2014 havale tarihli bilirkişi raporunda (ve ek raporda), davalı … %75 oranında asli kusurlu, davalı … ise, yola gereken dikkati vermediği, kullandığı aracın yük ve teknik özelliklerine, görüş hava, yol ve trafik durumu şartlarına uymadığı ve davacı otobüsüne çarparak otobüsteki hasarın artmasına neden olduğu için %25 oranında tali kusurlu bulunmuştur.Eldeki dosyada davacı ve davalı tanıkları da dinlenmiş olup, kaza anında davacıya ait otobüste muavin olarak bulunan tanık … ifadesinde; … otobüste olay tarihinde muavin olarak bulunduğunu,karşı yönden gelen bir kamyonun devrildiğini,tomrukların yola saçıldığını, davacı …’nin tomruklara çarparak otobüsü durdurduğunu,arkadan kamyonların geldiğini,arkadan gelen 2. kamyonun öndeki araca çarptığını ve kasasının otobüse çarptığını belirtmiş,otobüste yardımcı şoför olarak bulunan tanık … ifadesinde;”karşı yönden gelen tomruk yüklü komyonun devrildiğini, tomrukların yola saçıldığını,kaptanın tomruklara çarparak durduğunu, muavin ile birlikte yolcuları indirmeye çalıştıklarını,bu sırada …’nin otobüsün arkasından gelen iki tane tırı durdurmak üzere otobüsün arkasına geçtiğini,ancak tırların duramadığını, bir tanesinin tomruk yüklü ve devrilen kamyona çarparak durduğunu, arkasından gelen tırın da ona çarparak durduğunu ve dolayısıyla otobüse çarptığını, belirtmiştir. Kaza tutanağı ekindeki krokinin incelenmesinde ise, davalı … idaresinde bulunan … plakalı çekici ve ona bağlı bulunan …plakalı römorkun davacıya ait … plakalı otobüse çarptığına dair bir bulgu görülememiştir.Bu durumda mahkemece, İTÜ veya Karayolları Genel Müdürlüğü Fen Heyeti gibi kurumlardan seçilecek, kusur konusunda uzman bilirkişi kurulundan,kaza tutanağı ve kroki, CD görüntüleri, dinlenen tanık ifadeleri, olayla ilgili düzenlenen bilirkişi raporları, tarafların itirazları, ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek çelişkileri giderici ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli kusur raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme sonucu hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Bozma ilamının kapsam ve şekline göre; davalı … ve … vekilinin (manevi tazminat dışındaki)sair temyiz itirazları ile davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik bulunan temyiz itirazlarının incelenmesine ise bu aşamada gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve … vekilinin temyiz dilekçesinin hükmolunan manevi tazminata ilişkin kısım yönünden mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin(vekalet ücretine yönelik olanlar dışındaki) sair temyiz itirazlarının reddine, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücretine yönelik bulunan temyiz itirazları ile davalılar … ve … vekilinin, sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalılara verilmesine, 1.630,00 TL vekalet ücretinin davalı … ve …’dan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve davalı …, …’a geri verilmesine 13/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.