YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3643
KARAR NO : 2018/12190
KARAR TARİHİ : 13.12.2018
MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davacı …’in eşi diğer davacıların annesi olan … ‘in davalılardan …’ın kusuru sonucu gerçekleşen kazada vefat ettiğini, aracın diğer davalı … firmasının poliçesi ile sigortalandığı, müteveffa … ‘in ölümü nedeni ile davacıların desteğinden yoksun kaldığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 3.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren faiziyle birlikte müteselsilen davalılardan alınıp, davacılara verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile 3.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren 163.336,40 TL’nin ise ıslah tarihi olan 09/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davalı … şirketinin poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazası nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar, dava dilekçesinde tazminat için kaza tarihinden itibaren ve ıslah dilekçesinde, davaya ve ıslaha konu ettiği maddi tazminat için davalı gerçek kişi açısından kaza tarihinden davalı … şirketi açısından dava tarihinden itibaren faize karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dava dilekçesinde istenen miktara dava tarihinden ıslah dilekçesine konu edilen bölüme ise ıslah tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmiştir.
Haksız fiil failinin sorumluluğu kaza tarihinden itibaren başlamakla, faili olan sürücünün eylemi sonucu oluşan zararla ilgili, araç işleteninin sorumluluğunu teminat altına alan trafik sigortacısının, 2918 sayılı KTK’nun 99/1. maddesi ile ZMSS Genel Şartları’nın B.2.maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalı sigortacının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Davacı tarafın, davadan önce başvurusunun bulunmadığı durumda ise, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerekir.
Mahkeme tarafından, her iki davalı yönünden de dava tarihi ve ıslah tarihi ayrımı yapılarak faize hükmedilmesi doğru değil bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK’nun geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nın 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 1. bendinin “Davacıların davasının kabulü ile 166.336.40 TL’nin davalı … yönünden kaza tarihi olan 01.08.2014, davalı … şirketi yönünden dava tarihi olan 08.12.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davalı … şirketinin poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına,” şeklinde değiştirilmesine ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 13/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.