Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/3381 E. 2018/12068 K. 12.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3381
KARAR NO : 2018/12068
KARAR TARİHİ : 12.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili; 11.12.2013 tarihinde davacı …’nin eşi, diğer davacıların babası … ‘ın sürücüsü olduğu trafik sigortası bulunmayan araç ile yaptığı çift taraflı kaza sonucu vefat ettiğini ve müteveffanın kazanın oluşumunda tam kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere … için 11.000,00 TL, … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL, … için 1.000,00 TL destek tazminatı ile birlikte 1.000,00 TL cenaze ve defin masrafları olmak üzere 15.000,00 TL tazminatın dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili; 08.10.2015 tarihinde dava değerini toplamda 250.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı vekili; sürücü mirasçılarının sürücünün kusuruna dayanarak tazminat talep etmelerinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davacıların davasının kısmen kabulü ile 1.000,00 TL cenaze ve defin giderleri bakımından feragat edilmiş olması sebebiyle bu talep yönünden davanın reddine, davacı … için 123.940,22 TL, … için 55.648,40 TL, … için 35.205,69 TL ve … için 35.205,69 TL olmak üzere toplam 250.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinde geçerli ölüm teminatı klozu kişi başına poliçe limitiyle sınırlı olmak
üzere dava tarihi olan 13.02.2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davacıların talebinin doğrudan kendileri üzerinde doğan destekten yoksunluk zararına ilişkin olması, bu zararın oluşumundaki desteğin kusurunun davacılara yansıtılamayacağına ilişkin HGK’nun 15.6.2011 gün ve … Esas-411 Karar, HGK’nun 22.2.2012 gün … Esas- 2012/92 Karar, HGK’nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 Esas- 2013/74 Karar sayılı ilamları uyarınca, davalının tazminattan sorumluluğuna hükmedilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Destek tazminatının (zararın) hesaplanmasında desteğin gelirinin doğru olarak belirlenmesi önemli bir yer tutmaktadır. Dosya kapsamına göre desteğin çifçilik ve hayvancılık yaptığı anlaşılmaktadır.
Hükme esas alınan 17.04.2015 tarihli bilirkişi raporunda, davacıların desteği müteveffanın emniyet araştırması yazı cevabına göre, gelirinin yıllık 30.000,00-40.000,00 TL olarak belirlendiği, mahkemece dinlenen tanık köy muhtarı …’in müteveffanın aylık gelirinin 3.000,00 – 3.500,00 TL arasında olduğunu, yine müteveffanın amcasının çocuğu tanık …’ın müteveffanın aylık gelirinin 3.000,00 – 4.000,00 TL arasında olduğunu beyan ettiği gözetilerek ortalama 3.500,00 TL (yani asgari ücretin 4,35 katı) üzerinden hesap yapıldığı; mahkemece hesaplanan miktar üzerinden tazminata hükmedildiği anlaşılmıştır. Ancak tazminata esas alınan desteğin gelirinin belirlenmesine ilişkin araştırma yetersizdir.
Desteğin hayvancılık ve çiftçilik yaptığı, ölümünden sonra bu hayvanların ve tarlaların miras yoluyla davacılara intikal edeceği, desteğin hayvancılık ve çiftçilik işini yürütürken kişisel yetenek ve emeği ile gelire sağladığı katkı oranında, davacıların ölenin desteğinden yoksun kaldığının kabulü gerekecektir. Mahkeme tarafından bu hususta
herhangi bir irdeleme ve araştırma yapılmadan, soyut ve bilirkişinin şahsi takdirine dayanan gelire göre hesaplanan tazminatın hüküm altına alınması doğru değildir.
Buna göre tarım ve hayvancılık işi ile uğraşan desteğin şahsi katkısının ve bu kişinin yerine başkasının çalıştırılması halinde ona ödenecek ücretin ne kadar olduğu belirlenmeli, bu değerlendirme üzerinden destek zararı hesaplanmalıdır. Bu maddi hukuksal olguların birlikte değerlendirildiği ayrıntılı, gerekçeli ve denetime uygun şekilde aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eskik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 12/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.