Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/3212 E. 2018/12811 K. 26.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3212
KARAR NO : 2018/12811
KARAR TARİHİ : 26.12.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili; 07/10/2008 tarihinde davacıların yolcu olarak bulunduğu davalı firmaya ait aracın karıştığı çift taraflı kaza neticesinde davacıların yaralandıklarını belirterek davacı … için 40.000,00 TL ve davacı … için 5.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; dava konusu talebin zamanaşımına uğradığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu, davacı …’e 2.000,00 TL manevi tazminat ödendiğini ve davalı firmayı manevi tazminat bakımından ibra ettiğini, dolayısıyla davacının manevi tazminat talep etme hakkının bulunmadığını, diğer davacı …’ın ise manevi açıdan yıprandığı sonucunu doğuracak bir yaralanmasının olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile …’e ilişkin manevi tazminat talebinin reddine, …’a ilişkin manevi tazminat talebinin kabulü ile, 5.000,00 TL tazminatın 07/10/2008 tarihinden itibaren işleyecek yasal
faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 109/2. maddesi gereğince geçerli olan uzamış ceza zamanaşımı süresinin dolmamış olmasına, davacı …’e ilişkin manevi tazminat talebinin reddinde bir usulsüzlük bulunmamasına, ayrıca davacı … için takdir edilen manevi tazminatın takdirinde BK 47. maddesindeki (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56.md) özel haller dikkate alınarak hak ve nasafet kuralları çerçevesinde karar verilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekili ve davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 6,70 TL kalan onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 256,15 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 26/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.