Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/3162 E. 2018/12028 K. 11.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3162
KARAR NO : 2018/12028
KARAR TARİHİ : 11.12.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkillerinin miras bırakanı … ‘ın, davalı …’in minibüsünde yolcu olduğunu, davalının araç durmadan kapıyı açması nedeniyle Zöhre’nin araçtan düşerek vefat ettiğini belirterek davacı eş Vahit için 1.000,00 TL destek tazminatı ile 30.000,00 TL manevi tazminat, diğer davacı çocuklar için 20.000,00’er TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davacı … için 4.386,00 TL maddi 15.000,00 TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihi itibariyle işleyecek yasal faiziyle tahsili ile Vahit mirasçılarına verilmesine, diğer davacı çocuklar için 10.000,00’er TL manevi tazminatın davalı …’dan kaza tarihi itibariyle işleyecek yasal faizi ile alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı … vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı
… vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar ve tarafların sosyal ve ekonomik durumu dikkate alındığında, takdir olunan manevi tazminat miktarlarının bir miktar düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ; Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4.037,89 TL kalan onama harcının temyiz eden davalı …’den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 11/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.