Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/3008 E. 2018/12422 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/3008
KARAR NO : 2018/12422
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, 1, 2, 3 nolu davalıların sırasıyla sürücüsü, maliki ve zorunlu mali mesuliyet sigortacısı oldukları traktörde müvekkili ile davalı …’in yolcu olarak bulundukları 04.10.2009 tarihinde müvekkilinin traktörden düşürülmesi nedeniyle ağır yaralandığını belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan ve 10.000,00 TL manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 01.09.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 66.440,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı …vekili, talebin sigorta teminatı kapsamında olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … ve … vekili, husumet yokluğu nedeniyle davanın reddini savunmuştur.
Davalı …, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davalılar Ahmet ve Ufuk’a karşı açılan maddi ve manevi tazminat davasının reddine; Şansel ve Aviva Sigorta’ya karşı
açılan maddi tazminat davasının kısmen kabulü ile 66.437,03 TL’nin kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalılardan tahsiline; Şansel’e karşı açılan manevi tazminat davasının kabulü ile 10.000,00 TL’nin kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince vekalet ücreti yönünden ve davalı … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde ve özellikle, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporundaki kusur dağılımının oluşa uygun olması sebebiyle benimsenmesinde ve uzman bilirkişice düzenlenen maddi tazminata ilişkin raporun hükme esas alınmasında; yine davalılar … ve … hakkında kusurlu olmamaları nedeniyle red kararı verildiğinden lehlerine nispi vekalet ücreti takdir edilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin tüm ve davalı … vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi (TBK 56. mad) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıktır.(HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar ve özellikle tarafların kusur durumları dikkate alındığında, davacı için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar çok olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun şekilde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm ve davalı … vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 8,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı …’e geri verilmesine 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.