Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/2930 E. 2018/12236 K. 13.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/2930
KARAR NO : 2018/12236
KARAR TARİHİ : 13.12.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, maddi tazminat davasının kabulüne, manevi tazminat davasının ise kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, 27/10/2010 tarihinde davacının sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile davalılardan …Fuarcılık Ltd. Şti.’ne ait ve diğer davalı …’ın sevk ve iaderisinde bulunan … plakalı aracın çarpması neticesi müvekkilinin vücudunda kemik kırığı olacak şekilde yaralandığını ve kazanın oluşumunda …’ın asli kusurlu olduğunu, müvekkilinin şikayetçi olduğunu ve olay sonrasında müvekkilinin ağır yaralanmış olmasından dolayı uzun bir süre çalışamadığını, ameliyatlar olmak zorunda kaldığını, müvekkilinin tedavisinin halen devam ettiğini, çalışamayan müvekkilinin ücret mukabili şoför istihdam ettiğini, bu durumun ek külfet getirdiğini, zarara uğramasına neden olduğunu, yaralanma sebebiyle iş ve güç kaybına uğrayan müvekkilinin iyileşememenin üzüntüsü ile yıkıldığını beyanla; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; maddi tazminat isteminin kabulü ile; 30.570,29 TL maddi, 15.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 27/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle,maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili müvekkilinin dava konusu kazada yaralanması sonucunda duyduğu üzüntü nedeniyle 40.000,00 TL manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK’nun 56.(818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacının yaralanması ve tedavi görmesi nedeniyle duyduğu acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla;özellikle kazanın oluşumundaki kusur durumu, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, kazanın meydana geldiği tarih ve olay tarihindeki paranın alım gücü vs. hususlar göz önünde bulundurularak davacı için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar yüksek manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine;(2)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 13/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.