Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/18838 E. 2018/9490 K. 23.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/18838
KARAR NO : 2018/9490
KARAR TARİHİ : 23.10.2018

MAHKEMESİ : Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı vekili ve davalı Güneş Sigorta A.Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; 30.05.2015 tarihinde … ‘da meydana gelen kazada davacının ağır şekilde yaralandığını, maddi ve manevi açıdan mağdur olduğunu, … plakalı araç sürücüsü kusurlu ve sorumlu olduğunu, davacının yolcu konumunda olduğunu, belirtilen karayolları trafik kanunu zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kişi başına sakatlık halinde 290.000,00 TL’lik teminat limitine sahip olduğunu, davacının …Tes. ve Yapı Kontrol San. Tic. Ltd. Şti.’nde çalıştığını, aynı zamanda üniversite eğitimine devam etmekte olduğunu beyanla; davacının zararının karşılanması amacıyla 1.000,00 TL maddi tazminat talep etmiştir. Davacı vekili 18/03/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile; fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkili için 290.000,00 TL maluliyet tazminatının (geçici – kalıcı – sakatlık, iş göremezlik) ve 290.000,00 TL bakıcı gideri zararına ilişkin maddi tazminat olmak üzere toplam 580.000,00 TL maddi tazminatın ihtarnamenin tebliğ tarihinin 8 iş günü sonrası olan 23.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; davalı sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalısının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, kişi başı sakatlık ve ölüm teminatları ise kaza tarihi itibariyle kişi başına 290.000,00 TL olduğunu, kabul edilecek tüm tazminat kalemleri için teminat limitinin esas alınması
gerektiğini, davalı şirketin temerrüde düşmediği gibi dava açılmasına sebebiyet vermemiş olduğunu, hatır taşıması nedeniyle zarar miktarında indirim yapılması gerektiğini, davalı şirketin yalnızca dava tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceğini ve dava konusu olaya uygulanması gereken faizin yasal faiz olduğunu, bakıcı giderlerinin reddi gerektiğini ve davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile, 290.000,00 TL maluliyet ve 290.000,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 580.000,00 TL tazminatın dava tarihi 23.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, bu hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin ve davalı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı Güneş Sigorta A.Ş vekili, davacının, sürücüsünün alkollü olduğunu bildiği araca binmesi nedeniyle müterafik kusurlu olduğunu ve alkolden dolayı da müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini savunmasına rağmen ve bu durum ceza dosyasındaki ifade ve belgelerde ispatlanmışken, mahkemece alkolden dolayı müterafik kusur indirimi yapılmamış olması; yine mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda hesaplanan tazminat miktarlarından dairemiz uygulamalarına göre davacı için davalı Güneş Sigorta A.Ş. yararına %20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken yazılı şekilde %25 oranında hatır indirimi yapılması doğru değil ise de, gerçek zararın sigorta limitinin çok üzerinde olduğu gözetildiğinde sonuca etkili olmadığından, bozma nedeni yapılmamıştır.
2-Davacıya SGK tarafından rücuya tabi bir ödeme yapıldığının ve davalı sigortaya SGK tarafından bu ödemeden dolayı 3.272,58 TL borç çıkarıldığı belirtilmiş olup, mahkemece, SGK’nın belirtilen ödemesinin araştırılarak sigorta limitinden düşülüp düşülmeyeceğinin tartışılmaması isabetli olmamıştır.
3-Kabule göre; Mahkemece, davacı lehine, kabul edilen maddi tazminat yönünden, karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 37.150,00 TL vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken; 36.600,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru değildir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte gösterilen nedenle davalı sigorta vekilinin temyiz itirazlarının, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin vekalet ücreti hususundaki temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve peşin alınan harçların istek halinde temyiz eden davacı ve davalıya geri verilmesine, 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.