Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/17602 E. 2019/7549 K. 13.06.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/17602
KARAR NO : 2019/7549
KARAR TARİHİ : 13.06.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; Eskişehir Asliye 1. Hukuk Mahkemesi’nin 2011/122 esas sayılı dosyası ile maluliyetten kaynaklı tazminat davası açıldığını, müvekkilinin kaza nedeniyle uğradığı bedeni zarardan mütevellit maluliyetinin doktor raporu ile tespit edilemediği gerekçesiyle cüzi bir miktara hükmolunduğunu, müvekkkiline sonradan % 33 özürlü raporu alındığını belirterek yargılamanın yenilenmesini, Eskişehir Asliye 1. Hukuk Mahkemesi’nin 2011/122 esas ve 2012/419 sayılı kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davanın kabulü ile HMK 380. maddesi uyarınca mahkemenin 27/11/2012 tarih ve 2011/122 esas-2012/419 karar sayılı hükmünün iptali ile 29.852,75 TL sürekli iş göremezlik (maluliyet) ve 98,28 TL geçici iş göremezlik olmak üzere toplam 29.951,03 TL tazminatın olay tarihi olan 28/12/2005 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
HMK’nun 375. maddesinde yargılamanın yenilenmesi sebepleri tahdidi olarak sayılmıştır. Bu sebeplerin dışındaki bir sebeple yargılamanın yenilenmesi mümkün değildir.
Dosya kapsamından 28.12.2005 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacı …’un iş ve gücünden kalacak şekilde yaralandığı, davacıya çarpan aracın ve sürücüsünün olay yerinden uzaklaşmış olması nedeniyle tespit edilemediği, bu nedenle 5684 sayılı Yasanın 14. maddesi ve … Yönetmeliği’nin 9. maddesi çerçevesinde 8.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilinin talep edildiği, Adli Tıp Kurumu Eskişehir Şube Müdürlüğü’nce düzenlenen 15.12.2011 tarihli raporda 1971 doğumlu davacının femur kırığı ve pubis kol kırığı nedeni ile 90 gün mutat iştigaline engel teşkil edecek şekilde yaralandığı, mahkemece Adli Tıp Kurumu Eskişehir Şube Müdürlüğü raporu esas alınarak 98,28 TL’nin 28.12.2005 olay tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verildiği, kararın 09.05.2013 tarihinde temyiz edilmeksizin kesinleştiği anlaşılmaktadır. İlk kararın kesinleşmesinden sonra davacı tarafça davacının meydana gelen kaza nedeniyle %33 oranında maluliyeti olduğuna dair Sağlık Kurulu Raporu alınmış ve bu rapora dayanarak yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunulmuştur. Mahkemece yeniden yapılan yargılama sırasında alınan İstanbul ATK 3. İhtisas Kurulu’nun 02/09/2015 tarihli raporu ile, davacının % 9.2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği belirlenmiştir. Somut olayda mahkemece alınan ilk rapora davacı vekilince itiraz edilmediği, dosya kapsamına göre maluliyet raporuna ilişkin olarak ilk yapılan yargılama sırasında da belgeler mevcut olup, HMK’nun 375/ç bendi anlamında davacı tarafın elinde olmayan nedenlerle elde edilmeyen belge niteliğinde bir belgenin söz konusu olmadığı, diğer yönden ilk kararın davacı tarafça temyiz edilmeyerek davalı yararına usuli kazanılmış hak teşkil ettiği davacının yaralanması yönünden ilk yargılama sırasında ATK. şubesinden alınan rapordan sonra gelişen bir durumun varlığının ispat edilmemiş olduğu anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece, koşulları bulunmayan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde talebin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
2-Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ve aşağıda dökümü yazılı 2.016,75 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına 13/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.