Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/1722 E. 2018/11414 K. 28.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/1722
KARAR NO : 2018/11414
KARAR TARİHİ : 28.11.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan yargılaması sonucunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacılar vekili, davalı …’ın sevk ve idaresinde bulunan ve maliki olduğu kamyoneti ile aşırı hızla giderken müvekkilinin 2009 doğumlu çocukları … çarpıp vefat etmesine neden olduğunu, müvekkillerinin ağır psikolojik çöküntü yaşadıklarını, bu nedenlerden dolayı müvekkilleri için 50.000,00’er TL manevi tazminatın davalı …’dan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, ayrıca fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla müvekkilleri için 5.000,00’er TL maddi tazminatın davalılardan olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili, 15/07/2015 havale tarihli ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporu doğrultusunda müvekkili Menevşe için talep ettikleri 5.000,00 TL maddi tazminat taleplerini 5.683,57 TL olarak, müvekkili Osman için talep ettikleri 5.000,00 TL maddi tazminat taleplerini 13.287,67 TL olarak ıslah ettiklerini belirtmiş, maddi tazminat taleplerinin olay tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacıların maddi tazminat talepleri yönünden davacı … bakımından takdir edilen 5.683,57 TL maddi tazminatın (bu tazminat miktarından 1.420,89 TL’sinden davalı …’ın sorumlu olması kaydıyla), davacı … bakımından takdir edilen 13.287,67 TL maddi tazminatın (bu tazminat miktarından 3.321,91 TL’sinden davalı …’ın sorumlu olması kaydıyla) davalı … bakımından 04/07/2013, davalı … şirketi bakımından ise dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davalı … bakımından ıslah ile talep edilen geri kalan talebin reddine, davacıların manevi tazminat talebi yönünden davacı … ve … için takdir edilen 7.500,00’er TL manevi tazminatın 04/07/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya verilmesine,geri kalan talebin reddine, dair karar verilmiş, hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunanların usul ekonomisi ilkesi dikkate alınarak birlikte dava açtıkları durumda da esasen birden fazla dava olduğu dikkate alınarak; her bir davacı yönünden lehine hükmedilen tazminat miktarına göre kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine; reddedilen her bir dava yönünden de kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf lehine ayrı ayrı vekalet ücreti takdir edilmesi gerekmektedir.
Karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin AAÜT’nin 13/1. maddesinde “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak
kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.”, yine 10/4 maddesine göre “Manevi tazminat davasının, maddi tazminat veya parayla değerlendirilmesi mümkün diğer taleplerle birlikte açılması durumunda; manevi tazminat açısından vekalet ücreti ayrı bir kalem olarak hükmedilir.”, 10/2 maddesine göre de “Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez.”
Mahkemece her bir davacının manevi tazminat talebi bakımından dava kısmen reddolduğu halde, davalı … yararına davacılar yararına hükmedilenden daha fazla vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil bozma nedeni ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden 6100 sayılı HMK.’nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK.’nun 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 7 ve 8 nolu bentlerindeki “4.975,00 TL” ibaresinin çıkarılarak her bir bende bunun yerine “1.500,00 TL” ibaresi yazılmak suretiyle hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 28/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.