Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/16675 E. 2019/6561 K. 22.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/16675
KARAR NO : 2019/6561
KARAR TARİHİ : 22.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 21.05.2019 Salı günü davacı vekili Av. … geldi. Davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, müvekkiline trafik sigortalı, davalıya ait aracın, sürücü belgesi olmayan şahıs tarafından kullanımı esnasında … ‘e çarparak ölümüne neden olduğunu, hak sahipleri tarafından müvekkili aleyhine açılan dava sonucunda hükmolunan destekten yoksun kalma tazminatı ve buna ilişkin yargılama gideri ve ferilerinin tahsili amacı ile müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından icra dosyasına asıl alacak ve fer’ileri ile birlikte toplam 107.987,00 TL ödendiğini, ZMSS Genel Şartları’nın 4.B.c. maddesi gereğince ödenen bedelin rücuan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, destekten yoksun kalma tazminatına ilişkin davacı aleyhine açılan davada müvekkili aleyhine ihbarda bulunulmadığından asıl alacağın ferilerinden sorumlu olmadıklarını, dayanak dosyada yapılan hesaplamanın ve ayrılan payların fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 22.303,90 TL asıl alacağın ve 10.355,75 TL asıl alacağın ferilerinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hükmün, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemiz 09/04/2015 gün ve 2013/17397 Esas … karar sayılı ilamı ile “davalı sigortalı …’a Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen 2010/112 E sayılı davada ve yargılama sonucu ilamın
takibe konulduğu Konya 12. İcra Müdürlüğü’nün takip dosyalarından herhangi bir ihbar yapılmadığı, ödemekle yükümlü olduğu gerçek zarar miktarı olan 22.303,90 TL’ye uygulanacak olan ilk dava tarihi olan 23.02.2010 tarihinden itibaren bu hükmün kesinleşmesine kadar işleyecek olan faizden sorumlu olduğu, bunun dışında kalan yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu olmadığı; ayrıca hükmolunacak tazminata avans faizi uygulanması gerektiği” gerekçesiyle karar bozulmuş; yine hüküm hakkında davacı vekilince karar düzeltme talebinde bulunulmuşsa da Dairemiz 03/12/2015 gün ve 2015/13788 Esas 2015/13315 karar sayılı ilamı ile karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiş ve mahkemece bozma ilamına uyulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında mahkemece, bozma ilamının gerekleri yerine getirilerek davanın kısmen kabulüne fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin yerinde olmayan tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA ve duruşmada vekille temsil olunmayan davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 335,60 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 22/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.