Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/15769 E. 2019/7067 K. 30.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/15769
KARAR NO : 2019/7067
KARAR TARİHİ : 30.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki maddi ve manevi tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı … ve davalı … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

– K A R A R –

Davacı vekili; davalıların sürücüsü, maliki ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacının yolcu olarak bulunduğu araca çarpması sonucu davacının yaralandığını belirterek 8.000,00 TL maddi 10.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini istemiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebinin karşılanması nedeniyle talebinden feragat ettiğini bildirmiştir.
Davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle; davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile birlikte; 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 31/03/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … Erbiçli ve davalı … Sanayi ve Tic. Ltd şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Davalı … şirketi hakkında açılan davanın feragat nedeniyle reddine, dair karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı … ve davalı … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazası neticesinde meydana gelen ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi(TBK 56. mad) hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar, kusur durumu ve meydana gelen zararın ağırlığı da gözönüne alınarak davacı için takdir olunan manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
3-Davacı tarafa dava tarihinden sonra 03.05.2013 tarihinde davalı … şirketi tarafından ödeme yapılması nedeniyle davacı vekili maddi tazminat talebinden feragat etmiştir. Somut olayda hakkın özünden feragat söz konusu olmayıp; davacı alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için feragat etmiş, esasen dava konusuz kalmıştır. Davalılar kendilerine karşı dava açılmasına yine kendileri sebebiyet vermişlerdir. Bu nedenle, feragat nedeniyle reddedilen maddi tazminat yönünden davalılar lehine davacı aleyhine vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
4-Manevi tazminatın miktarına yönelik bozma nedeni göz önüne alınarak davacı vekili ve davalılar vekilinin manevi tazminat ile ilgili vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı … ve davalı … Sanayi ve Tic. Ltd. Şti. sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,(4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ve davalılar vekilinin manevi tazminat ile ilgili vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılar Mehmet ve … Tekstil Sanayi ve Tic. Ltd. Şti.’e geri verilmesine 30/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.