Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/15351 E. 2019/6848 K. 28.05.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/15351
KARAR NO : 2019/6848
KARAR TARİHİ : 28.05.2019

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili, 16/03/2009 tarihinde davalıların sürücüsü, işleteni ve trafik sigortacısı olduğu aracın davacı idaresindeki askeri ambulansa çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacının hayati telike geçirecek şekilde yaralandığını, ceza yargılamasında alınan bilirkişi raporu ile davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğunun belirlendiğini, … Devlet Hastanesi raporuna göre davacının %8 oranında vücut fonksiyon kaybı olduğunun belirlendiğini, geçirdiği beyin kanaması nedeniyle her iki gözünde de ileri derecede bozukluk oluştuğunu beyanla şimdilik 5.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilleri ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 1.186,07 TL tazminatın olay gününden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan zincirleme olarak alınıp davacıya verilmesine, ancak davalı sigorta şirketi yönünden faizin dava tarihinden itibaren işletilmesine ve poliçe limitinin göz önünde bulundurulmasına, davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne, 1.500,00 TL manevi tazminatın olay gününden
işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar … Teks. San. Tic. Ltd. Şti. ile …’dan zincirleme olarak alınıp davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava trafik kazası neticesinde meydana gelen cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli ve tarafların kusur durumu da gözönünde tutularak, 818 sayılı BK’nun 47. maddesindeki (6098 sayılı B.K.’nun 56. maddesi) özel haller dikkate alınarak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nın 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacı için hükmedilen manevi tazminatın bir miktar az olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.