Yargıtay Kararı 17. Hukuk Dairesi 2016/14379 E. 2018/5669 K. 30.05.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 17. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/14379
KARAR NO : 2018/5669
KARAR TARİHİ : 30.05.2018

MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacı vekili; davalı … nezdinde … numaralı poliçe ile kasko sigortalı olan … İl Sağlık Müdürlüğü’ne ait … plakalı … marka ambulansın 29/05/2012 tarihinde … Tipi Kapalı Cezaevine ait … plakalı ring aracı ile çarpışması sonucu hasara uğradığını, aracın pert olduğunu, araç hasarının 42.500,00 TL olarak saptandığını, ancak bunun salt araç hasarı olduğunu, ambulansın teknik donanımının da hasar gördüğünü açıklayarak 156.000,00 TL kasko sigorta alacağının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili; araç içinde bulunduğu iddia edilen elektronik cihazlardan dolayı sigorta şirketinin sorumlu olmadığını açıklayarak davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulü ile, 137.715,10 TL tazminatın 14.06.2012 gününden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekili ile davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Dava trafik kazası nedeni ile araçta meydana gelen hasarın, kasko bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Mahkemenin gerekçeli kararında 137.719,10 TL üzerinden davanın kabulüne, şeklinde yazılmış olmasına rağmen hüküm
fıkrasında 137.715,10 TL tazminatın tahsili yönünde karar verilmiştir. Bu durum maddi hata olup mahallinde düzeltilebi- leceğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
2-Davacı vekili dava dilekçesinde … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyasında yaptırılan delil tespiti neticesinde yapmış olduğu 1.356,00TL tespit masrafının da hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Davacı tarafça davadan önce yaptırılan tespit masrafları yargılama giderlerinden olup bu masrafların hükümde yargılama giderleri arasında gösterilmesi gerekirken bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi doğru değildir.
3-Kasko Sigortası Genel Şartlarının 3.3.1.2. maddesine göre, onarım masraflarının, sigortalı taşıtın rizikonun gerçekleştiği tarihteki değerini aşması ya da taşıtın onarım kabul etmez bir hale gelmesi halinde taşıt tam hasara uğramış sayılacaktır. Bu durumda değeri tamamen ödenen araç ve aksamı, talep ettiği takdirde sigortacının malı olur. Görüldüğü üzere davalı … meydana gelen hasar bedelini tamamen poliçe limitleri içerisinde ödeme yükümlülüğü altında olup, poliçe limiti dahilinde gerçek zararı karşılamakla yükümlüdür. Bu durumda aracın halen kimin uhdesinde bulunduğunun belirlenmesi gerekir. Aracın davacı sigortalıda bulunması halinde, poliçe teminatı gözetilerek aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa rayiç değerinden sovtaj bedelinin mahsubu ile gerçek zarar miktarının belirlenmesi, aracın davalı … şirketinde kalmış olması halinde ise 2. el piyasa değerinden sovtaj bedeli mahsup edilmeden zararın belirlenmesi yönünden bilirkişiden ek rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli değildir.
Dosya içerisinde mevcut 26.10.2011/2012 vadeli Motorlu Kara Taşıtları Birleşik Kasko Sigortası Poliçesine göre, sigortalı aracın kasko bedeli 41.000,00 TL, ambulans donanım bedeli 70.000,00 TL, ambulans kasa bedeli 15.000,00 TL, kar paleti 30.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Mahkemece poliçede yazılı kasko değeri üzerinden ve tazminat miktarları gözetilerek karar verilmesi gerekirken, poliçe teminat limiti aşılarak hüküm kurulması TTK 1461 md.hükümlerine aykırı olup doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekili ile davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, (3) ve (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 30/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.